Çocuklarımıza zaman ayıralım! - page 44

geçirmek için bazı ortamlarda bulunuyor; ama kiminle
gittiği, ortamın nasıl olduğu, orada ne yaptığı belli değil.
Bir de hayır demeyi bilmiyorsa çocuk, bu defa çok
kötü şeyler bizi bekliyor olabilir. Hayır demek, özgüve-
nin göstergesi. Arkadaşım çağırdı, gideyim değil. Kendi
fikirlerini, tavrını, görüşünü ortaya koyabilmeli ço-
cuk. Çocukla ilgili olarak sadece bağımlılıklar değil,
istismar konuları da önemli. Mesela kendi bedenine
dokundurtmamak, istemediği şeyleri yaptırmamak
hayır deme becerisiyle sağlanabilir.
Aile açısından bakarsak olaya; ailenin çocuğun
her isteğine tamam demesi hem kendileri hem
de çocuğun gelişimi için birtakım olumsuzlukları
doğurmakta. Her şeye tamam derse aile, bu durum
çocuğun artacak olan yaşına ve isteklerine göre de-
vam edecek. Sonuç; tatminsizlik ve küçük şeylerde
mutlu olamayan bir nesil. Aile olarak şayet uygun
görmediğiniz bir şey varsa bunu çocuğa mantıklı
bir şekilde açıklayarak, bir sınırlandırma koymanız
gerekmektedir.
Anne baba arasında yaşanılan problemler çocuğa
da sirayet ediyor. Bu tür aile sorunlarını çocuğa
yansıtmak ne derece doğru?
Anne, baba arasındaki tartışmalar bütün aile sis-
temini bozuyor. Hamilelikte anne ile baba arasın-
daki anlaşmazlıklar, tartışmalar annedeki bütün
hormonların çalışmalarını, sinir sistemlerini, kan
basıncını, vücudun kimyasını bozuyor. Aile içinde
tartışmalar, ses yükselmeleri, ortamın olumsuz
elektrikli hali, çocuğa yansıyan şeyler. Çocuklarda
da stresten fiziksel ve ruhsal çok etkilenmekte-
dirler. Hiç tartışmasız bir yaşam olmaz tabi ki ama
bu da bir öğrenim durumu; küçük tartışmaların
sonunda tatlıya bağlanabilmesi, çözülüyor olma-
sı da önemli. Kavga boyutuna gelmiş tartışmalar
çocuklarda rahatsızlık oluşturmakta. Öncelikle
çocukta özgüven düşüyor. Çocuk ailesine karşı bir
güvensizlik yaşıyor. “Ya annem babam ayrılırsa, ya
ben yalnız kalırsam, bunun sorumlusu ben mi-
yim?” diyor. ‘Benim’ diyor aslında. Hemen kendisini
suçlamaya başlıyor. Kendisini suçlayan çocuk diğer
ortamlarda da kendini suçlu gibi hisseder ama
anne baba bunun farkında değil.
Her aile de sorunlar olabilir. Önemli olan bunun
çocuğa nasıl yansıtıldığı o halde. Peki, çocuğuyla
verimli zaman geçiren ailenin bu gibi olumsuzluk-
lardan etkilenmesinin boyutu nasıldır?
Ailenin çocukla zaman geçirmesi her yaş grubunda
farklı oluyor. Küçük yaş grubunda zaten çocuklar
aile ile birlikte sürekli. Üç yaşına kadar ilgi odağı
çocuk oluyor. Daha sonra anaokulu ve kreşle-
re gitme durumu var. Orada ilk dışarı açılma, ilk
sosyalleşme durumları meydana geliyor. O zaman
dış dünyanın farkına varıyor çocuk. Daha sonra
gittikçe aile bağı ve iletişim ilk çocukluktaki gibi
olmuyor. Zaten olmaması da gerekir. Büyümeyle
beraber ailenin karşıladığı ihtiyaçlar hem farklılaşı-
yor, hem yön değiştiriyor, hem de azalmış oluyor.
Yaş ilerledikçe aile ile geçirilen zaman azalıyor ama
bu süreyi de tamamen koparmamak lazım. Er-
genlik döneminde nerdeyse tamamen aile ilişkileri
ve aile içi iletişim kopuyor. Tamamen arkadaşlara
yönelme durumu var, dışarıdaki hayat daha cazip
hale geliyor. Onun dışında internet ortamında var-
lığı devam ediyor. Arkadaşlarıyla ilişkilerini bilgisa-
yardan devam ettiriyor. Çocuk aile ile beraber aynı
sofraya oturamayacak duruma geliyor. Çünkü her-
kes ayrı bir hayat yaşamaya başlıyor. Tabi bu çağın
getirdikleriyle de çok alakalı veya büyük yer veya
küçük yerde yaşamakla da çok ilgili. Büyük yerde
zorunluluklar da var. Dışarda yiyip içme durumu,
eve zamanında ulaşamama da oluyor. Daha küçük
yerlerde bu ilişkiler daha sıcak, samimi olabiliyor ve
çocuğunuzun nerede olduğundan biraz daha emin
olabiliyorsunuz. Anne, babanın yapması gereken
çocuğu baskıcı olmaktan uzak bir şekilde kontro-
lünü sağlamak, arkadaşlarından ve çevresinden
haberdar olmak, kendi aralarında tartışsalar dahi
çözüm odaklı davranmak ve bu durumun çocuk da
stres ve üzüntü duyacak boyutundan sakınmak.
Her şeye tamamderse aile, bu durum çocuğun
artacak olan yaşına ve isteklerine göre devam edecek.
Sonuç; tatminsizlik ve küçük şeylerde mutlu olamayan
bir nesil.
"
Hayır" demek, özgüvenin göstergesi.
yesilay.org.tr
42
YESiLAY
NİSAN
2014
DOSYA
1...,34,35,36,37,38,39,40,41,42,43 45,46,47,48,49,50,51,52,53,54,...100
Powered by FlippingBook