Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  52 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 52 / 84 Next Page
Page Background

belirtiler ortaya çıkardığını söyleyen

Atalay, “Fakat depresyonda yastan

farklı olarak bu belirtilere ek

olarak kendini suçlama, kendini

değersizleştirme ve benlik saygısında

azalma da görülür. Yas sürecinin

ardından depresyon belirtilerinin

ortaya çıkması durumunda bireyin

psikolojik ve/veya psikiyatrik destek

alması günlük yaşantısını işlevsel

sürdürmesi açısından önemlidir.”

diyor.

SEVDİKLERİMİZİ KAYBETME

KORKUSUBAŞLAYABİLİR

Hepimiz zaman zaman

sevdiklerimizi kaybetmeye yönelik

korku ve endişe duyabiliyoruz.

Etrafta tanık olunan kayıpların da

bu kaygıyı harekete geçirebildiğini

belirten Atalay, “Kişinin sevdiklerini

kaybetmeye yönelik korkusu çok

fazla yoğunlaşmışsa, sürekli olarak

düşündüğü, yoğun duygular

yaşadığı, baş edemediği bir hale

gelmişse o zaman bir psikologdan

destek alması gerekebilir.” diyor.

Kayıp ve kaybın ardından duyulan

yasın olağan süreçler olduğunu

vurgulayan Atalay, bu süreci yaşayan

bir yakınımıza onun duygularını

rahatça ifade edebileceği bir ortam

sağlamamız gerektiğinin altını

çiziyor. Bu duyguları yaşarken kişiyi

yargılamamaya özen gösterip, onu

anlamaya çalıştığımızı ve ihtiyaç

duyduğunda yanında olduğumuzu

hissettirerek destek olabileceğimizi

belirtiyor.

ÇOCUKLARAÖLÜMNASIL

ANLATILMALI?

Çocuklar ölüm karşısında

yetişkinlerden farklı tepkiler

gösterebiliyor. Çocukların yas

sürecini sağlıklı atlatması için

öneriler sıralayan Atalay, “Çocuklar

bağlandıkları ve sevdikleri kişilerin

kayıpları karşısında oldukça yoğun

duygular hissederler. Kayıplar

karşısında yetişkinlerin düştüğü

en büyük yanılgı, çocukların

durumun farkında olmadıklarını

sanmalarıdır. Oysa çocuklar sözel

olarak yetişkinler kadar kendilerini

ifade edemeseler de sezgisel

etmesi ve bu yolla yas sürecini

deneyimlemeleri desteklenmelidir.”

Atalay ölümü çocuklara anlatırken

doğadan ve çevreden örnekler

verilebileceğini (bitkinin solması,

evcil hayvanın ölmesi gibi)

sözlerine ekliyor.

ÖLDÜRMEYENACI

GÜÇLENDİRİRMİ?

Ünlü düşünür Nietzsche’nin

“Beni öldürmeyen acı

güçlendirir.’’ sözünden yola çıkarak

düşünüldüğünde kişinin yaşadığı

kayıpların onu olgunlaştırdığı

sonucunu çıkarabilir miyiz? Atalay

bu soruyu “Yaşamda baş edilen

her güçlük büyümeyi ve olgunluğu

destekler.” diyerek yanıtlıyor ve

yoğun duygular hissedilen yas

sürecinin kişisel büyümeye etkisi

olduğunu söylüyor. Atalay, sözlerini

şöyle sürdürüyor: “Yasın ardından

kaybın idraki ve zihinde kaybedilen

kişinin temsiliyle kurulan yeni

ilişkiyle birlikte kaybı yaşayan kişi,

yaşamını yeniden yapılandırma ve

iyileşme gücünü fark ederek daha

fazla olgunlaştığını hisseder.”

olarak ortamda olup bitenlerin

farkındadırlar.” diyor. Atalay

ayrıca, yetişkinlere göre çocukların

sözel ifadelerinin daha kısıtlı

olduğunu, bu nedenle yaşadıkları

duyguları oyun yoluyla ya da

çeşitli davranışlar sergileyerek

dışa vurabileceklerini belirtiyor:

“Örneğin, eskiye nazaran çok

daha hırçın olarak çevreye zarar

verici davranışlarda bulunabilir

ya da evcilik oyununda bu

kaybı canlandırarak kendilerini

ifade edebilirler.” Yetişkinlerin

çocuklardaki davranış

değişimlerini gözlemleyerek ve

oyunlarını izleyerek çocukların bu

kayıptan ne derece etkilendiğini

anlayabileceğini belirten Atalay,

bilinenin aksine yetişkin bir kişinin

de kendi yasının olağan tepkilerini

çocukların yanında yaşaması

gerektiğini vurguluyor: “Böylece

çocuğa bu süreçte duyguları ifade

etmenin olağan bir durum olduğu

mesajı verilmiş olunur. Çocukların

oyun, resim gibi yollarla veya

kapasiteleri yeterliyse sözlü olarak

kaybın hissettirdiği duyguları ifade

Yas sürecinde başlangıçta şok olma, kaybı

kabullenememe, inkâr etme; ardından özlem,

kayba itiraz etme, üzüntü, kaygı, öfke,

pişmanlık gibi yoğun duygular hissetme ve

sonrasında da kabullenme, uyum sağlama ve iyileşme süreci

yaşanır.

yaşam

Yeşilay

52