Yeşilay Dergisi-Şubat-949.Sayı-Bağımlılıklar ve Akran Eğitimi - page 47

45
Yönetmenliğini Nilay Doğan ve Vahit
Atan’ın yaptığı oyun, sigara, alkol, internet,
iş ve uyuşturucu bağımlısı beş sıradan insa-
nın bağımlılık süreçlerini atlattıkları reha-
bilitasyon merkezinde geçmektedir. Tedavi-
lerini tamamlayan bu beş kişi bağımlılıkla-
rından tamamen arındıklarını kanıtlamak
için kendi bağımlılık dönemlerinden birer
hikâyelerini psikiyatristlerinin önderliğinde
tiyatro oyunu haline getirmektedirler. Bizler
de seyirci olarak oyun boyu bu prova süre-
cine şahit olmaktayız. Bu oyun seyircinin iç
dinamiğinin sadece seyretmek ve verili bil-
giyi almak üzere otomatikleşmediği, oyu-
nun her anında aktif olduğu ve hem tiyat-
ral hem de sosyal bilinçlenme adına pozitif
beslenerek izlediği bir oyun. Filiz Adıgüzel
yazdığı bu oyunda bağımlılıkların tümü-
nün insan hayatını ciddi bir şekilde çıkmaza
soktuğunu ve bu süreci izleyene direkt me-
saj verme derdine düşmeden izleyiciyi ta-
mamen özgür bıraktıklarını, “oyunda genç-
lerimize parmak sallayarak didaktik dersler
veren bir reji üslubu yerine, durumun abar-
tısızca canlandırıldığında zaten tehlikeli ol-
duğunu objektif bir şekilde ortaya koyan ve
‘zararlı olana bağlanma’ diye emir vermek
yerine ‘zararlı olana bağlanırsan içine sap-
lanacağın yaşam şekli budur’ diyen bir reji
üslubunu tercih ettik.” sözleriyle dile getir-
mektedir. Yönetmen Nilay Doğan İtalya, İn-
giltere ve Yeditepe Üniversitesi’nde oyun-
culuk üzerine eğitim almış bulunmaktadır.
Yönetmen Vahit Atan ise Yeditepe Üniver-
sitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde oyuncu-
luk bölümünden mezun olmuş ve yüksek
lisansını Kadir Has Üniversitesi’nde yönet-
menlik üzerine yapmıştır.
Öncelikle ‘Neden Tiyatro?’
Vahit Atan: Tiyatro Sanatı kendi tarihi bo-
yunca insanlar üzerinde bir çok misyon üst-
lenmiş bir sanattır. Bir tiyatro oyunu boyun-
ca izleyici ve sanatçı aynı havayı teneffüs
ederek bir aradadır ve aynı konu üzerine et-
kileşimde bulunurlar. Bu sebepledir ki tiyat-
ro izleyiciye hemen her sanattan daha hızlı
ve daha derin etki eder. “Bir musibet bin na-
sihatten daha iyidir” sözü Türkiye coğrafya-
sında yaşayan çoğu insanın bildiği ve hat-
ta benimsediği bir sözdür ki tiyatro bura-
da sözü edilen musibet sözcüğünü insanla-
rın birebir fiziksel gerçeklik boyutunda ya-
şamasına gerek duyurmaz. İşte tiyatronun o
çok güçlü etkisi burada devreye girer. Ti-
yatro sayesinde seyirci sahnedeki birden
fazla olayı oyun boyunca yaşantılar ve ken-
disi için nice nasihatin başaramadığı dersle-
ri çıkarır. Tiyatro, içerisinde bütün sanatları
barındırır, harmanlar ve süzgecinden geçi-
rerek seyircisine sunar. Ayrıca Osmanlı dö-
neminde İstanbul’da ikamet eden ve eğitimi
için Viyana’ya yerleşen Jacop Levy Moreno
tıp eğitimi görmüş ve uzmanlık alanını psi-
kiyatri olarak yapmıştır. Moreno, 1921 - 1945
yılları arasını kapsayan uzunca bir süreç-
te Viyana’da kurduğu küçük tiyatro grup-
larıyla ve Amerika’da yaptığı çalışmalarla
tiyatro’nun psikolojideki tedavi etkisini psi-
kodrama olarak isimlendirip kanıtlamıştır.
Günümüzde hızlı ve etkili bir tedavi yönte-
mi olarak kullanılan psikodrama da tiyatro-
nun canlandırma ve anı tekrar yaşatma tek-
niklerinden faydalanır. Bağımlılık yaşamın
içinde türlü sebeplerle başlamış ve bitirilme-
si mümkün olan bir süreçtir. Amacımız ba-
ğımlılık denilen bu sancılı sürecin kişinin
hayatını ne denli kalitesiz bir hale getirebile-
ceğini tiyatro ile ortaya koymaktır.
Oyunun Adının Geniş Açı – Dar Açı olması
Bağımlı insanlar kendilerine geniş bir pers-
pektiften bakamıyorlar ne yazık ki. Oyu-
numuzda psikiyatrist Emel Hanım bağım-
s ö y l e ş İ
e s r a ö n a l
eynin sana küçük bir oyun oynadı. Her bağımlı zihnin oynadığı
gibi.” sloganıyla yola çıkan ve “Geniş Açı - Dar Açı” adlı tiyatro
oyununu yazan Filiz Adıgüzel bu oyunda neyi amaçlamış olabilir?
‘B
1...,37,38,39,40,41,42,43,44,45,46 48,49,50,51,52,53,54,55,56,57,...64
Powered by FlippingBook