Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz.
Detaylı Bilgi
Yeşilay 5 Bin Psikoloji ve PDR Uzmanına Pandemi Sürecinde Okul Fobisini Anlattı

Yeşilay 5 Bin Psikoloji ve PDR Uzmanına Pandemi Sürecinde Okul Fobisini Anlattı

Yeşilay, ilkini 6-7 Haziran 2020 tarihlerinde 3 bin uzmanın katılımıyla düzenlediği “Pandemi ve Sonrasında Okul Fobisi ve Davranışsal Bağımlılıklarla Mücadele Eğitim Programı’nın ikincisini 20-21 Ağustos 2020 tarihlerinde 5 bin kişilik bir kontenjanla gerçekleştirdi. Yoğun ilgi gören online eğitimde Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, okul fobisinin aşılmasında okuldaki psikolojik danışman ve rehberlerin önemli bir rol üstlendiğini ve çözümün anne, baba ve öğretmenin birlikte adım atmasıyla mümkün olacağını vurguladı. Ekran kullanım sürelerinin pandemi döneminde arttığına dikkat çeken Yeşilay Başkan Vekili Dr. Mehmet Dinç ise, çocukların ekran karşısında eğlence amaçlı geçirecekleri sürenin 2 saati aşmaması gerektiğini belirtti.
 
Yeşilay, “Pandemi ve Sonrasında Okul Fobisi ve Davranışsal Bağımlılıklarla Mücadele Eğitim Programı” başlıklı online eğitimin ikincisini gerçekleştirdi. Covid-19 pandemisi döneminde gerek Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) tarafından yürütülen ücretsiz danışmanlık çalışmaları gerekse online mecralardan yürütülen bilinçlendirme faaliyetleriyle dikkat çeken kurum, eğitimde pandemi sonrasında okul fobisi, pandemi ve internet bağımlılığı gibi başlıkları ele aldı. İİki yoğun ilgi ve talep gören eğitimin ikincisi gerçekleştirilerek, okulların açılması ile ilgili hazırlıkların sürdüğü bu dönemde 5 bin pdr uzmanına daha ulaşıldı.
 
Eğitimde “Pandemi Süreci ve Sonrasında Okul Fobisi” başlıklı bir sunum yapan Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, “Hem belirsiz hem de problemli olabilecek bir dönem yaşıyoruz ama en azından daha hazır ve donanımlıyız. Gerçekleştirdiğimiz eğitimlerle donanımımızı artırarak problemlerimizi daha kolay aşacağımıza inanıyoruz. Çocuklar çok uzun süre okuldan ayrı kaldılar ve tekrar başlayacaklar. Bugün başlamasalar da bir süre sonra elbet başlayacaklar. Bu sırada kimisinde pandeminin de getirdiği bir takım durumlarla okula gitmek istememe, okul reddi, okul fobisi gibi davranışlar göreceğiz çünkü uzun süreli ayrılıklar bu duruma yatkın çocuklar için çok risklidir” dedi.
 
 
“Çocuğun bulunduğu sosyal ortama uyum sağlamasıyla ilgili adım adım çözümler üretmek gerekir”

Yapılan araştırmalara göre okul fobisi bulunan çocukların yüzde 13’ünde ayrılma kaygısı olduğunu belirten Öztürk, şunları ifade etti:
“Korku ve kaygı normaldir, bizi koruyan ve önlem almamızı sağlayan hislerdir ancak yönetilemediği zaman hastalık derecesine dönüşmüş demektir. Bu durumun üstesinden gelmek için çocuğun bulunduğu sosyal ortama uyum sağlamasıyla ilgili adım adım çözümler üretmek gerekir. Bazı durumlarda profesyonel destek alınabilir ancak işin aslı ve özü okuldaki psikolojik danışmanlık ve rehberlik uzmanlarından geçmektedir. Onların donanımlı olmaları ve bu konuyu çözmek için de birlikte çalıştıkları öğretmenlerini bir psiko-eğitimle eğitmeleri gerekmektedir; çünkü çözümü oluşturacak adımlar anne, pdr ve sınıf öğretmenin birlikte atacağı adımlar olacaktır. “

Çocuklar ekran başında en fazla 2 saat geçirmeli
 
Yeşilay Genel Başkan Vekili Dr. Mehmet Dinç eğitimde “Pandemi ve İnternet Bağımlılığı Sil Baştan” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. İnternetin sağlıklı kullanılmaması konusunu çocuklar üzerinden ele alan Dinç, “Hep gündemimizde olan internet bağımlılığını pandemiyle birlikte daha sık ele almak durumunda kaldık maalesef. Bu süreçte özellikle şehir hayatında evlerimiz ister istemez yetmez oldu. En kolay, en hızlı ulaşabileceğimiz alternatif ise internet haline geldi. Özellikle çocukların ekran karşısında oyun oynama süresi gözle görülür bir şekilde arttı ve birçok evde sorun haline gelmeye başladı. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre çocuklar ortalama 7 buçuk saat eğlence amaçlı ekran başında zaman geçiriyor ancak bu süre en en fazla günde 2 saat ile sınırlı kalmalı” dedi.
 
İnterneti çok daha sağlıklı kullanan gençlerin de var olduğunu belirten Dinç, “İçinde bulunduğum bir araştırmada tanıştığım gençlerden bir tanesi internetten indirdiği bir uygulama sayesinde futbol hakemi olmayı öğrenmiş ve 17 yaşında yerel bir ligde hakemlik yapmaya başlamıştı. Yine başka bir çocuk internetten İspanyolca öğrenmiş ve özel ders veriyordu. İnternet hayatımızda var olacak, belki kullanımı çok daha artacak ancak bizim çocuklarımıza interneti sağlıklı ve verimli kullanmayı öğretmemiz gerekiyor. Hatta öncelikle anne babaları internet kullanımı konusunda iyi birer örnek olma anlamında yönlendirmek gerekiyor çünkü çocuklar internet kullanımını ilk olarak ailelerinden görerek öğreniyor” tespitinde bulundu.
 
Okul fobisi ve internet bağımlılığı her açıdan ele alındı
 
5 bin psikoloji ve pdr uzmanın katılım sağladığı eğitimde okul fobisi ve internet bağımlılığı 2 gün boyunca birçok açıdan ele alındı.
 
Programın birinci gününde, Doç. Dr. Nusret Soylu “Pandemi Süreci ve Sonrasında Okul Fobisi Tedavi Yaklaşımları: Non-farmakolojik Tedavi Yaklaşımları, Doç. Dr. Senem Başgül “Pandemi Süreci ve Sonrasında Özel Gereksinimli Çocuklarda Okul Fobisine Yaklaşım” ve Doç.Dr.  Vahdet Görmez  “Pandeminin Psikolojik Belirsizlik İkliminde Çocukların Kaygılarını Doğru Anlama ve Yönetme” başlıklı sunumlar yaptı.
 
Programın ikinci gününde ise Dr. Mehmet Dinç’in yanı sıraProf. Dr. Eyüp Sabri Ercan “Pandemi Süreci ve Sonrasında Komorbidite varlığında Okul Fobisinde Tedavi Yaklaşımları” ve Uzman Psikolog Melike Şimşek “YEDAM’da İnternet Bağımlılığına Müdahale” başlığıyla sunumlarını gerçekleştirdi.