sağlık
Yeşilay
38
okşanan; kendisiyle iletişim
kurulan bebek ruhunu
doyurmuş olur. Bebeğin bu
ihtiyaçlarını gecikmeden
ve sevgiyle karşıladığınızda
aslında ona güvende olduğu
duygusunu hissettirmeye
başlamış olursunuz. Güven
duygusunu yaşayan bebek,
kendisinin değerli bir varlık
olduğunu hisseder. Kendisini
değerli ve güvende hisseden
bebek, çevresindekiler için de
benzer duyguları besler. Yani,
temel güven veya güvensizlik
duygusu bebeğin ileriki
hayatında kuracağı sosyal
ilişkilerinde, diğerleri ile
iletişiminde önemli rol oynar.
Bu noktada uykunun özellikle
güven duygusu ile ilişkisine
değinecek olursak, uyku
demek dış dünya ile bağımızı
bir süreliğine kesmek,
dinlenmek demek yani,
kendimizi o anki koşulların
kollarına bırakmak o anki
koşullara güvenmek demek.
Çocuklarda da bu durum
geçerlidir. Çocuklarda uyku
durumuna geçişi kolaylaştıran
bir ebeveyn olmalıdır,
annenin ninnisi, teması, orada
bulunması uyku esnasında
güven ilişkisinin pekişmesine
önemli katkı sağlar.
uyumaları gerektiği de yine
araştırmalarca ortaya konmuş
sonuçlar arasında yer alıyor.
Çocuklarda görülen uyku
bozukluklarının arkasında
yatan psikolojik sebepler
olabilir mi?
Çocuklarda uyku
bozukluklarının sebepleri
araştırılırken yapısal
sorunların yanı sıra psikolojik
sorunlara da bakılmasında
fayda var. Çünkü çocuğun
duygusal gelişim süreçlerinde
yaşanan bir aksama etkisini
birçok alanda gösterebileceği
gibi uyku ile de gösterebilir.
Diğer bir yandan, okul
çağındaki çocuğun
öğretmenleri, akranları veya
ebeveynleri ile yaşadığı bir
takım sorunlar uykusuna
sirayet edebilir. Uyku anında
veya öncesinde kaygının
artması genel bir uyku sorunu
ortaya çıkarabilir.
Uyku ve güven arasındaki
ilişki nedir? Bu duygu çocuğa
nasıl kazandırılabilir?
Dünyaya yeni gelen bir bebek,
acıktığında doymak, uykusu
geldiğinde uyumak, altını
kirlettiğinde temizlenmek
ister. Aslında buradaki
gereksinimler yalnız bedensel
gereksinimler değildir.
Beslenme sırasında, annesi ile
tensel temas kuran; uykuya
geçerken annesinden ninni
dinleyen; altı temizlenirken
“Bebekler bizim
istediğimiz saatte
istediğimiz kadar
uyuyamaz. Buna zorlamak
eğitim değil baskı olur. Bu
da sağlıklı bir yöntem
değildir.”
Uyku eğitimi konusunun
özellikle yurt dışından
Türkiye’ye devşirilen bir
konu olduğunu unutmamak
gerekir. Yani yurt dışı kültürü ile uyumlu
olup ülkemiz kültürü ile uyumluluğu ise
tartışmalıdır.