değil, böyle diyorum. En azından aklında bir iz bırakabilir
miyimdiyorum. Dolayısıyla çok sabırlı olmak, iletişim
dilini çok iyi kullanmak gerekiyor. Burada yazanların
çoğunluğunun algılar üzerinden yazıldığını bilerek,
onlara belki fırsat tanıyarak ve de onlar için biraz da dua
ederek bu eşiği atlatabileceğimizi düşünüyorum.
Sosyal medya kanalını açık tutmak lazım
Her şeyi düzeltemezsiniz. Ama bu alan üzerinden de
bizim elimize bir fırsat geçiyor. Hiç ulaşamayacağımız
on binlerce insana ulaşarak kendimizi izah etme fırsatı
veriyor. Ben de kendi duygularımı paylaşıyorum. Bu
duyguları samimi bulan oluyor, bulmayan oluyor,
önemli değil. Ama bir müddet sonra insanlar sizin
samimi olduğunuzu fark edebiliyor ve doğruya yola
gelebiliyorlar. Bunlar güzel şeyler. İletişimin nispeten
kopmuş olduğu, insanların merhabalaşmadığı bir çağ-
da hiç olmazsa sosyal medya üzerinden selamlaşmak
belki ilerde göz göze gelmeye de bir fırsat verebilir
diye düşünüyorum. En azından bu kanalı açık tutmak
lazım. Bunu herkesin kullanmasının da yararını görü-
yorum. Tatlı dille, aktif bir şekilde bunu kullananların
sayısı artırdıkça bu dil belki de toplumun dili olmaya
başlar ve bu ortak dil üzerinden hep birlikte güzel
şeyler üretebiliriz diye düşünüyorum.
Bilhassa sosyal medyada manipülasyonun meydana
gelmesi, etik ve değerlerin göz ardı edilmesi özellikle
gençlerimizde korkutucu bir tavır mı? Yoksa gençler
sosyal medyada özgür olsun, konuşsunlar mı daha
mantıklı kendilerini ifade etmeleri açısından?
Hayır, bunu çok doğru bulmuyorum. İstediğimgibi
yazarımdiye bir şey olamaz. Ben saygının çok temel
olduğunu düşünüyorum. İnsanlar birbirlerine kızabilirler.
Bana da çok kızanlar oluyor. Kızana teşekkür ediyorum
kızdığı için. Ama hakaret edince veya kötü sözler edince
diyorumki, duyguların ve fikirlerin gereği olarak kızma
hakkın var. Bana fikirlerinle ilgili olarak her türlü şeyi
söyleyebilirsin. Ama şu ifadeyi kullanmaman gerekir.
Dolayısıyla insanlar fikirlerini anlatma düzeyinde bunu
kullanacaklar. Ama birbirlerine hakaret penceresi olarak
kullanamazlar. Bunu asla uygun görmem, insanı küçül-
tücü bir şey olarak görürüm. Kendi üstüme asla almam.
Hakaret edilen de hiç üstüne almamalı bunu. Ben sosyal
platformlarda böyle bir hakareti gördüğümvakit, bunu
yazan adına utanıyorumve üzülüyorum. Diyorumki
insan bunu nasıl yazar. Dolayısıyla saygılı olmak esastır.
Saygılı ol ve istediğin her şeyi açık açık konuş, söyle,
anlat. Bu en güzeli. Hakaret etmek insanı basitleştiriyor.
Oysa insan çok yüce bir varlık, insanı basitleştirmemek
lazım. İnşallah bu dil de zaman içerisinde düzelir, bir
müddet sonra bu bir olgunluk noktasına ulaşır.
Yeşilay olarak yaptığımız programlarda, çalışmalarda
Yeşilay’ı hiç yalnız bırakmadınız ve bizlere destek
oldunuz. Güzide kurumumuz Yeşilay hakkında değer-
lendirmelerinizi de almak isteriz…
Bayrağımızdaki ay yıldızımızın hilali milli vemanevi de-
ğerlerimizin ve istiklalimizin sembolüdür. Kızılay’ın hilali
çok önemli sembollerimizden bir diğeridir; tümdünyada
bizimmilletimizinmerhamet eli olarak görünür. Yeşilay
da bana göre bu ülkenin en değerli bir diğer hilalidir. Yeşi-
lay da hilal gibi çok güzel bir sembolü almış ve kendisine
bunu bayrak yapmıştır. Kuruluşundan itibaren bir gayret
içerisinde olmakla birlikteYeşilay’ımızın başta sigara ve
alkol olmak üzere pek çok bağımlılıklamücadelede çok
geride kaldığını üzülerek gördükmaalesef. Dalgalandık-
ça bize gurur veren Türk bayrağı veKızılay bayrağının
yanındaYeşilay bayrağının bu kadar güzel dalgalana-
mayışı bir hüzün vesile oldu bizim için. Fakat şimdi bu
Yeşilay bayrağının da çok güzel bir şekilde dalgalandığını
görüyoruz. Son dönemlerde gerçektenYeşilay kuruluş
amacına uygun çok anlamlı projelerle başta gençliğimiz
olmak üzere tümtoplumumuzu kucaklıyor ve her tür
bağımlılıklamücadele noktasında ciddi çalışmalar yapı-
lıyor. Gelecekte yapacağı hizmetlere katkı sunması için
Yeşilay’ın yanında olmamız gerekiyor. Ben demümkün
mertebe yanında, içinde olabilmek amacıyla takip ettim.
Başta değerli Başkanımız, Yeşilay gönüllüleri ve çalı-
şanlarının ortaya koyduğu performans, inanıyorumki
toplumun geleceği ile ilgili çok büyük riskler getiren her
türlü bağımlılıklamücadelede gücümüze güç katacak-
tır. Yeşilay’ı daha bilinen daha tanınan bir sivil toplum
kuruluşu olarak desteklememiz icap ediyor. Bu konunda
üzerimize düşen görevleri memnuniyetle yapmayı arzu
ediyoruz. Bana böyle güzel bir röportajlaYeşilay takipçi-
lerine seslenme fırsatı verdiğiniz ve için size de teşekkür
ediyorum. Bütün dileğim insanın sağlıklı yaratıldığı şek-
liyle, en sağlıklı haliyle yaşayabilmesi noktasında bütün
kötü bağımlılıklardan kurtulması ve bu konuda sağlıklı bir
ömür sürebilmesidir. Yeşilay’a da bütün çalışmalarında
başarılar diliyorum.
İletişimin nispeten kopmuş olduğu, insanların
merhabalaşmadığı bir çağda hiç olmazsa sosyal medya
üzerinden selamlaşmak belki ilerde göz göze gelmeye
de bir fırsat verebilir. En azından bu kanalı açık tutmak
lazım.
yesilay.org.tr
65
YEŞiLAY
•
ARALIK 2014
