sağlıklı yaşamak istiyorum’
demek ile eşit aslında. Hangi
görüş ve ideolojide olursa olsun
sağlıklı yaşamak isteyen herkes
Yeşilay’ın temel ilkelerine hayır
diyemez. Bizim temel hedefimiz
de sağlıklı yaşam bilincini
merkeze oturtmak. Çünkü bu
alan son dönemde özellikle
birçok farklı nedenden dolayı
çok fazla gündeme geliyor.
İnsanın yaşadığı çevrenin
değişmesi, doğanın değişmesi,
yediklerimizin değişmesi
vs... Bunlar bile bizi alarma
sokuyor iken zararlı maddeler
ve zararlı birtakım faaliyetler
ile uğraşmak sağlık açısından
çok büyük tehdit oluşturuyor.
Biz de bu amaçla ve vurgu ile
eğitimlerimizi planlıyoruz.
Yeşilay’ın kurumsal yapısı,
teşkilatlanması ve şubelerinin
yapısı hakkında neler
söylemek istersiniz?
Yeşilay süreç içerisinde farklı
il ve ilçelerde şubeler açarak
faaliyetlerini devam ettirdi.
Özellikle son dört yıldır yapılan
çalışmalar ile şube yapısını çok
ciddi anlamda artırdı. Bugün
101 Yeşilay şubesi ile aktif
olarak Türkiye’nin her yerinde
çalışıyoruz. İlçelerimizde de vardı
ama biz daha çok il merkezli
olarak teşkilatlanmaya çalıştık.
Tabii burada İstanbul’u hariç
tutuyoruz. Şu anda Yeşilay şubesi
olmayan çok az il var. Olmayanlar
da açılma arifesindeler. Yaklaşık
6 ay içerisinde tüm illerimizde ve
İstanbul’un tüm ilçelerinde Yeşilay
şubeleri aktif olarak çalışacak.
Merkezleri ilde olacak ama
faaliyetler aynı zamanda ilçelerde
de devam edecek. ‘Ne yapıyor
Yeşilay?’ diye soracak olursanız,
Yeşilay şubelerinin asıl amacı
bizim insanımız ile buluşmak.
Gerek sivil toplum kuruluşları ile
birlikte oluşturdukları faaliyetler
gerek yerel yönetimlerle kurduğu
ilişkiler ile bütün amaç oradaki
bireyleri, o ildeki insanımızı
faaliyetler ile buluşturmak.
sosyal yapısını deforme eden
alışkanlıklar üzerine mücadele
eden çok önemli bir halk sağlığı
kuruluşudur diyebiliriz.
"BİZİM TEMEL HEDEFİMİZ
DE SAĞLIKLI YAŞAM
BİLİNCİNİ MERKEZE
OTURTMAK"
Toplumda Yeşilaycılık
aidiyetini nasıl oluşturabiliriz?
Bu aidiyetin belli bir aşamaya
geldiğini ve aslında oluşmuş
olduğunu düşünüyor
musunuz?
Yeşilaycı olmak ve Yeşilaycılık
yıllardır bilinen bir şey. Biz
Türkiye olarak bir sembol de
ifade ediyoruz. Bunun iki temel
sebebi var. Birincisi, Yeşilay’ın
1920’den beri bağımlılıkla
mücadele eden bir sivil
toplum kuruluşu olması. 1920
bağımlılık mücadelesinde çok
eski bir zaman dilimi. O yüzden
de bilinirlik anlamında önemli.
İkincisi, diğer ülkelerde benzer
amaçla kurulan sivil toplum
kuruluşlarından önemli bir
farkı var: Tüm bağımlılıklarla
mücadele etmesi. Mesela
dünyanın birçok ülkesinde
uyuşturucuyla, alkolle, tütünle
mücadele eden sivil toplum
kuruluşları var. Ama bunların
hepsi ayrı ayrı kuruluşlar.
Biz 1920’de alkol bağımlılığı
mücadelesi ile başlayan
süreçte bilinçlendirme amaçlı
kurulmuş bir sivil toplum
kuruluşuyduk ama giderek bu
mücadele alanını genişlettik.
Bu anlamda geniş çerçevede
Yeşilaycılık dediğimizde, -az
önce söylediğim şekle atfen-
aslında sağlıklı yaşamı öngören
ve bunu isteyen bir kitleden
bahsediyoruz. O yüzden ‘Ben
Yeşilaycıyım’ demek ‘Ben
" 'Ben Yeşilaycıyım’
demek ‘Ben sağlıklı
yaşamak istiyorum’
demek ile eşit aslında.
Hangi görüş ve
ideolojide olursa olsun
sağlıklı yaşamak
isteyen herkes
Yeşilay’ın temel
ilkelerine hayır
diyemez. Bizim temel
hedefimiz de sağlıklı
yaşam bilincini
merkeze oturtmak"
YEŞİLAY BENİM İÇİN
BEDEN VE RUH SAĞLIĞININ YERİNDE
OLMASININ ANAHTARI ANLAMINA GELİYOR
özel röportaj
Yeşilay
118