gıdalar ile taze meyve-sebze
tüketmek, bebeğin sağlıklı beyin
ve fiziksel gelişimi için önemlidir.
Bunların yanı sıra hamilelikte
uygun olan egzersizler ve
sakin bir ruh hali de bebeğin
beyin gelişiminde önemlidir.
Bu konularda mutlaka
kadın hastalıkları ve doğum
doktorlarından yardım alınmalı.
Hamilelik süreci rahat ve huzurlu
geçirilmeli.
BU KEZ ONUN İÇİN,
BAĞIMLILIKLARDAN UZAK
DURUN
Sağlıklı hamileliklerde bebeğin
anne karnındaki gelişimi
de sağlıklı olur. Ancak son
dönemlerde özellikle hamilelik
döneminde bağımlılık
sorunlarında mücadele konusu
önem kazanıyor. Artan oranda
maruz kalınan bağımlılık, anne
adaylarının bilinçsiz olması ve
maalesef sosyal ortamlardan
kaynaklanan faktörler, dünyaya
gelecek bebekler için olumsuz
ortamlar sunuyor.
Sadece normal yaşantının içinde
değil, hamilelik sürecinde de
çok sık rastlamaya başladığımız
bağımlılık konusu, toplumsal
anlamda büyük kaygı yaratıyor.
Bilinçsizce yaşanan hamilelikler
ve sağlıksız ortamlar anne
karnında gelişen bebekleri
her türlü olumsuz şekilde
gelişiminde bozukluk olabilir,
kalıcı sakatlıklar belirebilir.
Sağlıklı sinir sistemi gelişimi
için önemli olan folik asit tablet
olarak alınabilir, aynı zamanda
taze sebze, meyve, patates,
baklagiller, kepekli ekmek ve
sütte de bulunur.
Tüm doktorlar tarafından
özellikle hamilelik düşünmeye
başlayan kadınlarda kullanımı
önerilen folik asit, bebeğin
beyin ve sinir sisteminin
gelişmesi için en önemli faktör.
Yapılan araştırmalar, hamilelik
planlandıktan sonraki 3 ay
ve hamile kaldıktan sonra da
devamlı olarak folik asit alımını
teşvik ediyor. Hamileliğin
3. ayının sonuna kadar günlük
400 mikrogram folik asit
kullanılması iyi bir destek
olabilir. Folik asit vücutta
depolanan bir vitamin olmadığı
için her gün düzenli olarak
alınması gerekiyor.
BESLENMENİZİ İHMAL
ETMEYİN
Hamilelikte bebeğin beyin
gelişimi için folik asit tek başına
yeterli olmaz. Bunun yanında
sağlıklı ve düzenli beslenme
ile su alımına dikkat etmek de
gerekir. Sadece belli vitamin
ve minerallerin alımı yeterli
değildir. Protein ve enerji içeren
etkileyebilir. Sonuç
olarak düşük
oranlarında artış,
bedensel ya da zeka
geriliği ile dünyaya
gelen bebekler söz konusu
oluyor. Ayrıca canlı bebek
dünyaya getirme oranlarında
da düşüş yaşanıyor. Sağlıklı
nesillerin gelişmesi adına önlem
alınması gereken özel bir konu
başlığı olarak ilgi çekici duruma
gelindiği de bir gerçek. Peki
aslında nedir bu bağımlılık?
BAĞIMLILIK NEDİR?
Yeşilay tarafından yapılan
yayınlarda Türkiye’de ve dünyada
hızla tütün, alkol ve uyuşturucu
madde alım oranlarının arttığı,
maddeye başlama yaşlarının
gittikçe düştüğü belirtiliyor.
Diğer bağımlılıklar gibi teknoloji
ve kumar bağımlılığı da kişiye,
aileye ve topluma psikolojik,
sosyolojik ve ekonomik zararlara
yol açıyor.
Bağımlılık kişinin bedensel,
ruhsal ve sosyal hayatını
olumsuz etkileyen, psikiyatrik
bir sendrom olan ve tedavi
edilmesi gereken bir durum.
Toplumun felaketi sayılabilecek
bağımlılıkları engellemek, ancak
iyi bir koruyucu halk sağlığı
yaklaşımıyla mümkün olur.
Gebelikte alkol kullanımının kalp delikleri-
ne yol açtığı kesin olarak gösterilmiştir. Bir-
çok neden bebeklerde kalp hastalıklarına yol
açabileceği için sadece genetik yatkınlıkla
kalp hastalıklarını açıklamak yeterli değil-
dir. Genetik yatkınlık hastalığın oluşumuna
katkı sağlarken, hiç genetik yatkınlık olma-
yan çocuklarda geçirilen bazı enfeksiyonlar,
hamilelikte kullanılan alkol, alınan toksik
maddeler, kullanılan ilaçlar ya da zehirlenmeler gibi sonradan gelişen
durumlara bağlı olarak da kalp etkilenebilmektedir. Önemli kalp has-
talığı olan bebeklerin yüzde 90'ında anne karnında yapılan bebek kalp
muayenesinde (Fetal ekokardiyografi) hastalık tespit edilebilmektedir.
“GEBELİKTEALINANALKOL,
BEBEĞİNKALBİNİ DELİYOR.”
Çocuk Kardiyolojisi
Uzmanı Dr. Nuh Yılmaz:
Normal bir insanın bile
alkol tüketimi ile
kendine ve vücuduna
verdiği zararlar
tartışılırken, hamilelikte
alkol konusu asla
düşünülmemelidir. Sizin
içtiğiniz, yediğiniz,
soluduğunuz her şeyin
bebeğe gittiğini
düşünürsek, cevabı
kendiniz vermelisiniz.
KASIM 2017 19