Yeşilay Dergisi-Şubat-949.Sayı-Bağımlılıklar ve Akran Eğitimi - page 33

dır (Petraitis, Flay, &Miller). Birçok toplum-
sal öğrenme teorisyeni, arkadaş grubu üze-
rine yoğunlaşırlar; çünkü ergenlerin ailele-
rinden giderek bağımsızlaşarak kimlik edin-
dikleri en önemli yer arkadaş gruplarıdır.
Oysaki aile; alkol ve diğer maddeleri kul-
lanmada tutum ve davranışların öğrenildiği
önemli bir toplumsal birim olarak karşımıza
çıkmaktadır. Örneğin Sutherland’ın “Farklı
Topluluk Teorisi”, öğrenmenin; “sıklık”, “sü-
reç”, “yoğunluk” ve “sosyal etkileşimde ön-
celikli grup” gibi önemli faktörlere bağlı ol-
duğunu söylemektedir. Eğer ergenler mad-
de kullanan ve madde kullanımına karşı
olumlu tutum ve tavırları olan arkadaşlarıy-
la “sıklıkla” görüşür ve etkileşime girerlerse,
büyük bir olasılıkla madde kullanımına kar-
şı olumlu bir tavır ve tutum edineceklerdir.
Eğer bu etkileşim ve beraberlik uzun bir sü-
reç boyunca devam ederse, madde kullanı-
mı öncesi içselleştirme durumu gerçekleşe-
cektir. Eğer etkileşim ve beraberlik yüzeysel-
lik ve rutin dışında yoğunluk kazanırsa, işte
o zaman büyük bir olasılıkla madde kullanı-
mı davranışı öğrenilecektir. Yoğun etkileşim
ve beraberlik ise, öncelikli gruplar olan aile
ve arkadaş grubunda gerçekleşmektedir.
Toplumsal Kontrol Teorisi
Toplumsal kontrol kuramının başlıca öner-
mesi; bireylerin toplumsal değerlere ve
normlara bağlığını vurgulamasıdır. Bu kura-
ma göre bireylerin, aile, okul, din ve arkadaş
gibi geleneksel kurum ya da unsurlara bağ-
lılık düzeylerinin güçlü olması, suçları en-
gelleyici bir işlev görmektedir. Yine bu ku-
rama göre, ergenler sapkın davranışlara kar-
şı güçlü etkilere sahiptirler ve eğer aile ve di-
ğer toplumsal kurumların ergen üzerinde
kontrol edici bir gücü yoksa ergenler kendi
arzu ve isteklerine göre davranırlar. Sosyal
kontrol teorisyenleri ergenlerin madde kul-
lanımı bağlamında “Eğer ergen ailesine sı-
kıca bağlıysa ve kendisini onlara yakın his-
sediyorsa, ailesini hoşnut edecek bu sapkın
davranışlara karşı mesafeli durmak zorunda
kalacaktır. Eğer ergenler ebeveynlerine sıkı-
ca bağlı değil ve kendisini onlara yakın his-
setmiyorsa, onların istek ve arzularına uy-
mak zorunda kalmayıp kendi istek ve arzu-
larına uyarak madde kullanımına başlaya-
bileceklerdir.” olduğu görüşündedirler. Yine
benzer bir bakış açısı ile bakarsak, ergen-
ler üzerinde ailelerin kontrolü yoğun ve sıkı
olursa bu sefer de durum ters teperek ergen-
leri madde kullanımına itebilir.
Aile ve Akran Grubu Etki Modeli
Sosyal öğrenme teorisiyle birlikte değer-
lendirildiğinde, birçok araştırmacı ergenle-
rin madde kullanımında arkadaş grubunun
güçlü etkisini belgeleriyle ortaya koymuştur.
Ergenler madde bağımlısı kişilerle her ar-
kadaşlık kurduklarında, büyük bir olasılık-
la madde kullanımına doğru yol alacaklar-
dır. Arkadaş grupları ergenler açısından ge-
nellikle madde kullanımının ilk tanışıldığı
ve cesaretlendirildiği yerlerdir. Eğer ergen-
lerin arkadaş grupları herhangi bir maddeyi
hiç kullanmıyorsa; o zaman ergenin kullan-
ma olasılığı ciddi oranda düşecektir. Ayrıca
arkadaş seçimi etkisi de önemli bir sorundur
ve gözden kaçmaması geren bir meseledir.
Ailenin Madde Kullanım Alışkanlıkları
Mevcut araştırmalar; ailelerin madde kul-
lanımına karşı tavır ve tutumları, ergenle-
rin madde kullanımına başlamasında önem-
li bir etken olduğunu göstermektedir. Örne-
ğin; Brook, Whiteman, Gordon ve Cohen’in
araştırmalarında annelerin sigara kullanı-
mına karşı toleranslı yaklaşımlarının er-
genlerin madde kullanmaya başlamaların-
da olumlu bir etken olduğunu belirtmiştir.
Barnes ve Welt’e göre “Eğer ebeveynler alkol
kullanımını onaylamıyorlarsa, ergenlerin al-
kol kullanmaya başlama olasılıkları daha
düşüktür. Ancak ebeveynler alkol kullanı-
yorlarsa, bu sefer ergenlerin alkol kullanma
olasılığı daha fazla olacaktır.” yönündedir.
1...,23,24,25,26,27,28,29,30,31,32 34,35,36,37,38,39,40,41,42,43,...64
Powered by FlippingBook