- Pornografinin Gerçek Olmadığı Bilinmeli
- Pornografi, Bireyin ve Toplumun Dengesini Bozuyor
- Erken Yaşta Pornografi Maruziyeti Cinsel Suça Kadar Uzanan Sonuçlara Yol Açabilir
- Pornografi, Bireylerin ‘Normal’ Beden Algısını Bozabiliyor
- Pornografi Kullanımı Cinsel Yaşama Zarar Veriyor
- En Büyük Endişem, Pornografinin Cinsel Normları ve Senaryoları Değiştirmesi
- Ergenlerle İlgili Çalışmalar Gelecekte En Önemli Araştırma Alanları Olacak
- Oyun ve Pornografi: Dijital Dünyada Bağımlılığın Kesişen Yolları
- Pornografi Bağımlılığı, Tanıdık Özellikler Taşıyan Yeni Bir Bağımlılık Türü
- Sağlıklı Toplumun Temeli Halk Sağlığından Geçiyor
- Prof. Dr. Mustafa Taşdemir: “Bağımlılık, Sosyal Bulaşma Yoluyla Yayılıyor”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Dumansız Hava Sahası Bir Halk Sağlığı Politikasıdır”
- Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Emin Şahin: “Sağlık Okuryazarlığı Bağımlılıklara Karşı En Güçlü Koruyucu Zırhtır”
- YEDAM Sosyal Hizmet Uzmanı Alptekin Tekedereli: “Sosyal Hizmet Uzmanları Bağımlılıkla Mücadelede Kritik Bir Rol Üstleniyor”
- Klinik Psikolog Dr. Mehmet Teber: “Çocukların Güçlenmesi İçin Zorlanmalarına Müsaade Etmeliyiz”
- Bağımlılıkların Türkiye Ekonomisine Yıllık Yükü: 78 Milyar Dolar
- Bağımlılıklarla Mücadele Hekimlerin Desteğiyle Daha da Güçlü
- Hukukun Gücüyle Bağımlılıklara Karşı: Yeşilay Hukukçuları
- Gıda Güvenliği ve Bağımlılık Riski Taşıyan Gıdalar
- Dijitalle Başa Çıkın!
- Dijital Medya ve Oyun Bağımlılığına Karşı Küresel Mücadele
- Dr. Daniel Spritzer: “Oyun Tasarımcısının Amacı Eğlence Olmalı, Bağımlılık Değil”
- Klinik Psikolog Süreyya Kitapçıoğlu: “Oyun Bağımlılığıyla Mücadelede Kültürel Duyarlılık Hayati Önemde”
- Uz. Dr. İlyas Kaya: “Yeşilay’ın ‘Denge’ İlkesi, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı İçin Çok Kıymetli”
- Prof. Dr. Yavuz Samur: “Doğru Tasarlanmış Oyun Çocuğa Pek Çok Beceri Kazandırır”
- YEDAM’dan Oyun Bağımlılığına Bütüncül Yaklaşım
- Dijital Oyun Araştırmaları ve Bir Çözüm Arayışı “Çocuk Dostu” Bir Oyun Derecelendirme Sistemini Geliştirmek
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Alkolsüz bir toplum, nesillerin ve kültürün korunması için atılacak en büyük adımdır”
- Prof. Dr. Perihan Torun: “Alkol tüketimini düşürmek için etkin politikalar uygulanmalı”
- Doç. Dr. Umut Kırlı: “Kadınlarda alkol bağımlılığı erkeklere oranla daha hızlı gelişiyor”
- Alkol Bağımlılığında YEDAM Desteği
- Bağımlılık Danışmanı Simge Kırcan Erdoğan: “Tedavide geçirilen süre uzadıkça başarı oranı artıyor”
- Tatilde Alkol Kullanımı ile Birlikte Sorunlar da Artıyor
- “Uyuşturucu Tedarikçileri Akla Gelmedik Yöntemler Kullanıyor”
- “Madde Bağımlılığı Belirtileri Ergenliğin Doğal İniş Çıkışlarıyla Karıştırılabilir”
- “YEDAM’lar Madde Bağımlılığı Konusunda Ciddi Bir Boşluğu Dolduruyor”
- “Uyuşturucu Endüstrisi Kendisini Sürekli Güncelliyor”
- “Ek Tanı, Bütüncül ve Eş Zamanlı Tedavi Gerektirir”
- Dünyanın En Tehlikeli Uyuşturucusu Metamfetamin
- YEDAM’dan Madde Bağımlılığına Psikososyal Destek
- Uyuşturucuya Karşı Küresel Direniş
- Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Ailenin Tedaviye Katılımı İyileşmede Etkilidir”
- Psikiyatri Uzmanı Dr. Hakan Tokur: “Bağımlılık Tedavisi ‘Yaşamla Yeniden Bağ Kurma’ Sürecidir”
- Uzman Psikolog Kinyas Tekin: “İhmalkârlık Kadar Otoriterlik De Sakıncalı”
- YEDAM’dan Nüks Riskine Karşı Kalıcı Çözümler
- Bağımlılığa Ek Bir Yük: Stigma
- İyileşme Sürecinde Sosyal Hizmetlerin Rolü
- YEDAM Uzman Yardımcısı Niyazi Aydemir: “İyilik koçu tavsiye vermez, rehberlik eder”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Sümeyye Ceylan: “Dijital Dünya ve Çocuk İlişkisi Çok Dikkatle Ele Alınması Gereken Bir Konu”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammed Tayyib Kadak: “Teknolojiye Hâkim Olan Aileler Çocuklarını Dijital Bağımlılıklardan Korur”
- “Çocuklar İçin Güvenli Bir Dijital Ekosistem Oluşturmalıyız”
- Dijital Çağda Ebeveyn Olmayı Kolaylaştıran Rehber: Dijital Ebeveynlik
- Ekrana Alternatif 10 Bahar Aktivitesi
- Dijital Dünyada Nasıl Bir E-Beveyn Olmalı?
- Geçmişten Geleceğe Yeşilay
- Bir Asrı Aşan Mücadelede Yeşilay’a Gönül Verenler Anlatıyor
- Bağımlılıkla Mücadelede Yeni Bir Milat: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay’dan Türkiye’ye Özgü, Dünyada Öncü Modeller
- Yeşilay Gönüllülerle, Gönüllüler Yeşilay’la Büyüyor
- Sağlıklı Nesiller İçin Sınırları Aşan Mücadele
- Arif Çifci: “Yeşilay, Osmanlıdan Cumhuriyete Türkiye’nin tarihidir”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Tütün Kontrolü Nikotin Salgınına Karşı En Büyük Koz”
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Tütün Reklamları Yapay Zekâyla Takip Edilebilir”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Ergenin Hayatını Şekillendiren En Önemli Yapı Ailedir”
- Tütün Bağımlılığına Karşı YEDAM Desteği
- YEDAM’la Nefes Alanlar
- Bağımlılıklarla Mücadelede Esas Cephe Tütün Endüstrisinin Sinsi Taktikleri
- Dr. Hüseyin Küçükali ile Yapay Zekâ Desteğiyle Dumansız Bir Sosyal Medya Hakkında Konuştuk
- Tütün Endüstrisinin Çabaları DSÖ’nün de Merceğinde
- Asırlık Tecrübeden Topyekûn Mücadeleye: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç: “Bağımsızlık Seferberliği İle Amacımız Bağımlılıklara Karşı Toplumsal Bir Uyanış ve Dayanışma Hareketi Oluşturmak”
- Daha Güçlü ve Daha Sağlıklı Bir Toplum İçin: “Bağımsızlık Seferberliği”
- Bağımsızlık Seferberliği’nin Olmazsa Olmazı: YEDAM
- Bağımlılık İle Mücadelenin Temeli: Bilinçlendirme Ve Farkındalık Çalışmaları
- Topluma ve Bireye Katkı Sağlayan Güç: Gönüllülük
- Spor Salonlarındaki Tehlike: Anabolik Steroidler
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Steroid Kullanan Her Dört Erkekten Birinde Steroid Bağımlılığı Var”
- Prof. Dr. Rüştü Güner: “Anabolik Steroidler, Tüm Organ Sistemlerine Zarar Verir”
- Kusursuz Beden Algısı Steroid Kullanımını Tetikliyor
- Serkan Yimsel: “Anabolik Steroidleri Teşvik Ve Tedarik Edenler Cezalandırılmalı”
- Av. Mehmet Yoğurtcuoğlu "Steroidler Sporun İtibarını Korumuyor, Aksine Tehdit Ediyor"
- Doç. Dr. Merih Altıntaş: “Sanal Kumar Bağımlılığı Kendini Gizleyebilen Bir Hastalıktır”
- Gittikçe Artan Endişe: Ergenlikte Sanal Kumar
- YEDAM’dan Kumar Bağımlılığı Tedavisine Güncel Yaklaşımlar
- Dünya Sağlık Örgütü’nün Sanal Kumar Bağımlılığına Yaklaşımı
- Sanal Kumarda “Oyun” Ve “Eğlence” Tuzağı
- Zamansız Ve Mekânsız Bir Bağımlılık: Sanal Kumar
- Olimpiyat Özel Dosyası
- Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Egzersiz, beynin ödül sistemini değiştirir”
- Günlük Hayatta Nasıl Aktif Olabiliriz?
- Klinik Psikolog Melisa Varol: “Spor, bedensel ve psikolojik iyilik halimizi güçlendiren etkili bir araç”
- Çocuklar Hareket Ediyor!
- Düzenli Sporun Faydaları Nelerdir?
- Bağımlılıklarla Mücadeleye Spor Desteği: Yeşilay Spor Kulübü
- Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak: “Çocuklar gereksiz teknolojiye maruz bırakılmamalı”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Aile ilişkileri kuşak farkı bilinciyle kurulmalı”
- Okullarda İlk Ders Zili Çalıyor
- Yaşam Becerileri Bağımlılıklardan Koruyor
- Değerlendir, Sürdür, Yaşat, İlham Ol…
- Yeşilay Kolu’ndan Benim Kulübüm Yeşilay Projesi’ne…
- Geleceğin Bireyleri Yeşilay’ın Çocuk Dergileri ve Oyunlarıyla Büyüyor
- Daha Doğal Bi̇r Yaşam İçi̇n 9 Öneri
- Doğallığın Işıltısı
- Gezegene İyi Gelen, Bize De İyi Geliyor
- Doğal Yaşama Dönüş Hareketleri
- Sakin Şehirlerde Kendi Ritminde Hayatı Yaşa
- Daha İyi Hissetmek İçin Haydi Doğaya
- Sadeleşmek Elimizde
- Geçmişi Anlamlandırmak Kişiyi Rahatlatır
- Bedensel Hafifleme İçin Bütüncül Bir Yaklaşım Gerekir
- Beynimiz Neden Yorulur?
- Yaşam Alanlarında Sadeliğin Zarafeti!
- Zihinsel Hafiflik ve Ruhsal Arınma İçin: Dijital Detoks Zamanı!
- Sosyal Medyayı Doğru Kullanmanın 9 Yolu
- Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavisinde İzlenen Yollar
- “Sosyal Medya Platformları Dengeli ve Sorumlu Bir Şekilde Kullanılmalı”
- "Çocuğun Dijital Ayak İzi, Geleceğini Etkileyebilir"
- “Gerçek Sosyal Hayat; Yüz Yüze, Derin ve Anlamlı İlişkiler Üzerine Kuruludur”
- Sosyal Medyanın Kontrolüne Girdik
- Yemiyor İçmiyor Çevrim İçi Oluyoruz
- Obezite Küresel Bir Pandemiye Dönüştü
- Uz. Dr. Ayça Kaya: “Buzdolabı ile Aranıza Mesafe Koyun”
- Diyetisyen Kübra Çıtlak: “Son 30 Yılda Çocuk ve Ergenlerde Obezite, Dünya Genelinde Arttı”
- Hormonlar Kilomuzu Nasıl Etkiliyor?
- Çocuk Beslenmesindeki Tehlike: Abur Cubur
- Psikolojik Nedenleri ve Sonuçlarıyla Obezite
- Obezitenin Yol Açtığı 10 Sağlık Sorunu
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Öfkenin olduğu yerde olumlu duygular barınamaz”
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Kronik yorgunluk sendromu, yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir durumdur”
- Klinik Psikolog Gökhan Ergür: “Metropol yaşamı ve sosyal medya kaygı düzeyini artırıyor”
- İnsanın Dijital Çağ ile İmtihanı
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a 104 yıllık mücadele
- Yeşilay’ın ilk gençlik teşkilatının kuruluşu "Türkiye İçki Aleyhtarı Gençler Cemiyeti"
- Yeşilay gençliği seviyor, gençlik Yeşilay’ın varlığını hissediyor
- Yeşilay ülküsünün yılmaz neferleri: Yeşilay kadınları
- Ulusaldan evrensele Yeşilay mücadelesi
- Yeşilay’ın dünyada örnek alınan öncü modeli: YEDAM
- Elektronik Sigara Gerçeği! Çocuklar ve Gençler Yalanlarla Kandırılıyor
- “Çocukların ve Gençlerin Elektronik Sigaraya Erişimleri Hızlı Bir Şekilde Engellenmeli”
- “Elektronik Sigara, Dünyanın Baş Belasına Dönüşmüş Durumda”
- “Çok Uluslu Tütün Şirketleri, Nikotin Bağımlısı Bir Nesil Oluşturmak İstiyor”
- “Elektronik Sigaralar Mutlak Zararlı ve Bağımlılık Yapıcıdır”
- “Elektronik Sigaraya Erişim Bu Kadar Kolay Olmamalı”
- Alkol Bağımlılığı Bireyi ve Toplumu Tehdit Ediyor
- Alkolün Güvenli İçilebilecek Bir Miktarı Yoktur
- Sosyal Hizmet, Tedavinin En Önemli Yapı Taşlarından Bir Tanesi
- Kadınlar Bağımlılık Sürecinde Yalnız Kalıyor
- Alkolle Mücadelenin Yolu; Vergilendirme, Erişim Kısıtlamaları ve Pazarlama Yasaklarıdır
- Alkol Bağımlılığına Uluslararası Yaklaşımlar
- Savaş, Halk Sağlığını Onarılamaz Biçimde Etkiliyor
- “Medyada Yaratılan Algı; Haklıyı Haksız, Doğruyu Yanlış, Güzeli Çirkin Olarak Konumlandırabiliyor”
- “Savaşlar, Savaşanları Olduğu Gibi Savaşmayanları Da Olumsuz Etkiler”
- “Artık Savaşlar Sadece Sahada Değil, Dijital Dünyada Da Gerçekleşiyor”
- “Çocuklardaki ‘Güvenli Dünya’ Algısı Zarar Gördü”
- Toplumsal Kaygı Bozuklukları Bağımlılıklara Neden Olabilir Mi?
- Bağımlılık Herkesi Etkileyen Genel Bir Sorundur
- Kadınlar Bağımlılıkta Da Ayrımcılıkla Karşı Karşıya Kalıyor
- Bağımlılığın Ve Şiddetin Doğasında Ortak Ve İç İçe Faktörler Vardır
- “Anne Veya Eşin Bağımlılık Sorunu Olan Bireye Yönelik Tutum Ve Davranışları Tedavinin Seyrini Etkiliyor”
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
- Sağlıklı Nesiller İçin Sağlıklı Gebelik
- Yeşilay Kadınları Güçlenerek Büyüyor
- Dijital Çağda En Kırılgan Grup Çocuklar Ve Gençler
- “Dijital Bağımsızlık En Önemli Gündemimiz Olmalı”
- “Sağlıklı Teknoloji Kullanımında Teknoloji Amaç Değil, Araçtır”
- Çocuklarda Ekran Bağımlılığı
- Dijital Bağımlılıktan Uzak, Hayata Yakın Olun!
- “Notların Telafisi Vardır, Ancak Zedelenen Öz Güvenin Telafisi Meşakkatlidir”
- “Başarının Sırrı Çocuğu Tanımaktan Geçiyor”
- Ziller Minikler İçin Çalıyor… Okula Uyum Süreci İçin Öneriler
- Çocuğun Okul Başarısını Artırmanın 15 Etkili Yolu
- Çocuğunuza Zaman Yönetimini Nasıl Öğretebilirsiniz?
- “Günümüzde Ruh Sağlığını Korumak Daha Zor Ve Daha Önemli Hale Geldi”
- Bağımlılık Ve Ruh Sağlığı İlişkisi Karşılıklıdır
- “Çocuk Olumsuz Duyguları Makul Düzeyde Deneyimlemeli”
- Bağımlı Bireylere Doğru Yaklaşım Nasıl Olmalı?
- Koruyucu Ruh Sağlığıyla Tanışın
- “Tütün Kontrolü Toplumsal Gündemin Ana Konusu Yapılmalı”
- “Asıl Mücadele Tütün Endüstrisi İle Mücadeledir”
- “Zararsız Tütün Olması Mümkün Değildir”
- “Elektronik Sigaraların Ülkeler Tarafından Teşvik Edilmesi Sorumsuzluk Örneğidir”
- “Tütün Şirketleri, İnsanların Sigara İçmek İstemeyecekleri Bir Günün Geleceğini Biliyor”
- “Sağlıklı Etkileşim Ancak Empati İle Olur”
- “Empati Gelişimi Bebeklikte Başlar”
- “Empati Bir Duygudaşlık Göstergesidir”
- Toplumsal Duyarlılığın Vücut Bulmuş Hâli: Gönüllülük
- Yeşilay, TİSK Ve TÜMOSAN Depremzede Çocuklar İçin Güçlerini Birleştirdi
- Dayanışma Ruhu Kültürel Kodlarımızda Var
- “İyi İletişim Ve Doğru Bilgi Kaygıyı Azaltır”
- Afetlere Dirençli Şehirler Nasıl İnşa Edilmeli?
- Sıfır Maliyetle Kentsel Dönüşüm Mümkün
- “Bugünün Gençleri Üst Kuşaklardan Çok Daha İyiliksever Ve Dayanışmacı”
- Millî Birlik Ve Beraberlik Kodlarımızda Var: Millî Mücadele’den Kahramanmaraş Depremine Toplumsal Kenetlenme
- “Bir An Önce Normalleşmeliyiz”
- Dijital Medya Çocuğu Sosyal Hayattan Koparıyor
- “Hey Çocuk! Bırak Tabletini Sakince Kitabın Kapağını Aç! Kalbini Aç…”
- Mutlu Bir Çocukluk İçin Projeden Çok Daha Fazlası Gerekiyor
- Çocuk Gülerse Dünya Güler
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a
- Sivil Toplum Kuruluşları Ve Gönüllülüğün Gücü
- STK’lar Tek Yürek Oldu: Yüzyılın Felaketi Sonrası Gönüllü Dayanışması
- Bağımlılıklarla Karşı Gönüllü Mücadele
- Çocuklar İçin Gönüllülük Neden Gerekli?
- “Tedavi Edilmeyen Kaygı Bozuklukları Kronikleşme Eğilimindedir”
- İklim Değişikliğinin Ortaya Çıkardığı Kaygı Hâli: Eko-Anksiyete
- Yeni Krizlerin Getirdiği Belirsizlikler Küresel Kaygıyı Körüklüyor
- “Kaygılar Bağımlılığı Tetikleyebildiği Gibi Bağımlılıklar Da Kaygıyı Besleyebilir”
- “Çocukları Kaygıları Nedeniyle Utandırmayalım, Usandırmayalım, Cezalandırmayalım”
- Sosyal Medya Kullanımı Kaygıları Tetikliyor
- Sigara İle Mücadelede En İyi Politika, Çocuk Ve Gençleri Tütünsüz Ortamda Büyütmektir
- YEDAM’ın Kişiye Özel Programlarıyla Sigaraya “Dur” Deyin
- Örnek Vakalarla Tütün Bağımlılığı Tedavisi
- Tütün Bağımlılığı Vücudumuza Neler Yapıyor?
- Sigarayı Bıraktığınızda Vücudunuzda Neler Oluyor?
- Dünyada Alkol Kullanımı Ve Önleyici Politikalar
- Alkol Bağımlılığını Önlemeye Dair Yasal Düzenlemeler
- Alkolün Bir Diğer Karanlık Yüzü: Şiddet Ve Alkol İlişkisi
- Ebeveynler Alkol Kullanan Gence Nasıl Yaklaşmalı?
- Sevdiklerimizi Alkol Bağımlılığından Nasıl Koruruz?
- Alkolsüz Hayat Neler Kazandırıyor
- Alkol Vücuda Neler Yapıyor?
- “İletişim Yoluyla Kendimizi Var Ediyoruz”
- “Bireyi Bağımlılığa Götüren Duygusal Yalnızlıktır”
- “İnsan İnsana Şifadır, Umuttur, Yoldur”
- Güvene Dayalı İletişim Bağımlılıklardan Koruyor
- Sanal İletişim Gerçek İletişimin Yerini Tutar Mı?
- “Dijital Oyun Bağımlılığı Ciddi Bir Sorun”
- “Teknolojiyi Doğru Kullanmayı Öğrenmeliyiz”
- Dijital Dünyada Eğitim Şart
- Dijital Dünyada Bizi Neler Bekliyor?
- Sanal Ortam Güvenliğinin Teminatı: Siberay
- Rakamlarla Dijital Dünya
- TÜİK Araştırma Sonuçlarına Göre Türkiye Dijitalleşiyor
- “Proje Çocuklar Kuklaya Dönüşüyor”
- “Mutlu Bir Aile İçin Her Şey Mükemmel Olmak Zorunda Değil”
- Değerler Eğitimi Bu Dünyanın Bir İhtiyacı
- TBM İle Her Yıl Milyonlarca Kişiye Ulaşıyoruz
- Okul Heyecanı Başlıyor
- “Tüketerek Mutlu Olma Çabası Büyük Bir Yanılgı”
- “İnsanın Manevi Alanı Boşluk Kabul Etmez”
- Mutluluk Beyinde Başlar
- Toplumsal Mutluluğun Şifreleri
- Sağlıklı Tabaklar, Mutlu Yüzler
- Mutluluğa Götüren 7 Adım
- Az Çoktur!
- “Sadeleştikçe Zihin Sağlığımızı Korumamız Da Kolaylaşır”
- Atıksız Bir Mutfak Mümkün
- Biraz Yavaşlamaya Ne Dersiniz?
- Sade Ve Özgür Bir Yaşamın Yolu: “Küçük Ev” Akımı
- Daha Huzurlu Bir Hayat İçin Sadeleş!
- Atık Kağıtları Sanat Eserine Dönüştürüyor
- Pedallar Sağlıklı Yaşam İçin Çevrildi
- Yeşilay’dan “Bağımsız Gençlik” Manifestosu
- YEDAM Sempozyumu'ndan Bağımlılıklara Bilimsel Bakış
- Sağlıksız Aile Tutumları Bağımlılık İçin Risk Faktörü
- Bağımlı Profilleri Nasıl Şekilleniyor?
- Bağımlı Ebeveyn Çocuğun Tüm Yaşamını Etkiliyor
- “Hayır” Diyebilen Bir Çocuk Yetiştirmek
- Ailenin Dijitalleşme ile İmtihanı
- Bağımlılık Aileden Etkilenen ve Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır
- Elektronik sigara nikotin pandemisini gelecek nesillere taşıyor
- Tütünle Mücadelenin Bir Ayağı da E-Sigara ile Mücadele Olmalı
- Dünya Elektronik Sigara ile Nasıl Mücadele Ediyor?
- Elektronik Sigara En Az Sigara Kadar Zararlı
- “Dünya Şiddetli Bir Merhametsizlik Hastalığına Tutulmuş Vaziyette”
- Tarih Boyunca Vardı Ve Hep Var Olacak: Sivil Toplum Kavramı Ve STK’lar
- Yeşilay’a Gönülden Bağlı Olanlar
- Merhamet Ve İyiliğin Gücü: Gönüllülük
- Gönüllülük Çalışmaları Dersiyle Teori Ve Pratik Bir Arada
- Vazgeçilen her sigara sağlıklı bir hayatın kapısını aralar”
- Çocuklarımızı sigaradan nasıl koruruz?
- Sigara stresi azaltmaz, sigarasızlık stres oluşturur
- Şimdi tam zamanı!
- “Bırakabilirsin” mobil uygulamasıyla sigaradan kurtulun!
- Fizikselden Sanala Yeni Bir Şiddet Türü: Siber Zorbalık
- Ergenler Sosyal Medya Bağımlılığında Risk Grubunda
- Geleneksel Değerler Çocukları Koruyor
- Sosyal Medyada Dayatılan Güzellik Büyük Bir Yanılgı
- Çocuklarınız İçin Ulaşılabilir Ebeveynler Olun
- Pandemi Sonrasında Toplumları Bekleyen Tehlike: Çevrim İçi Kumar Bağımlılığı
- Aileler Tedavi Sürecine Aktif Olarak Dahil Olmalı
- Alkol Kontrol Politikaları Toplumları Koruyor
- “Alkol Bağımlısı Kişilerin Çocuklarının Ruh Sağlığını Yakından Takip Edilmeli”
- Alkol Aile İçi Şiddette Risk Faktörü
- Alkol Bağımlılığını Anlamaya Yönelik Faaliyetler
- Alkol Bağırsak Sağlığını Bozuyor
- Alkol Bağımlılığıyla Asırlık Mücadele: YEŞİLAY
- “Gençliğin En Büyük Sorunu Büyüyememek”
- İyi Arkadaş Çevresi Bağımlılıklardan Uzak Tutar
- Davranışsal Bağımlılıklar En Çok Genç ve Ergenleri Etkiliyor
- Çocuğum Madde Kullanıyor mu?
- Gençlerin Gözünden Bağımlılıklar
- Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek Yetenek Yarışması, Edebiyat ve Sanatla Farkındalık Oluşturuyor
- Antikten Moderne 28 Asırlık Yolculuk
- Türkiye’nin En Başarılı Olimpiyat Tecrübesi TOKYO 2020’nin Ardından
- Yaşam Becerileri Bireyi ve Toplumu Korur
- Stresle Mücadelede Yaşam Becerileri Faktörü
- Aileyle Sağlıklı İletişim Sağlıklı Kararları Doğurur
- “Hobiler Bizi Ruhsal Olarak Geliştirir”
- Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?
- “Sanat ve Kitap Bağımlısıyım”
- YEDAM'dan İnternet Bağımlılığına Özgün Çözümler
- Pandemi Sarmalında Oyun Oynama Bozukluğu
- “Ebeveynler Doğru Rol Model Olmalı”
- Oyun Oynama Bozukluğunun Tedavisinde Yasaklar Çözüm Değil
- “Ulusal Kampanyalar Farkındalık Oluşturuyor”
- Teknoloji Sizi Değil, Siz Onu Kontrol Edin!
- Teknoloji Bağımlılığı Hasta Ediyor
- Artan Obezite, TBMM’nin de Gündeminde
- Türkiye’nin Obeziteyle Mücadelesi
- Obezite, 21’inci Yüzyılın En Önemli Sağlık Sorunudur
- Evde Kalmak Virüsten Korudu, Obeziteyi Artırdı
- “Pandemi Döneminde Yeme Bozuklukları Arttı”
- “Besin Örüntüsü Dengeli Olmalı”
- Evde Hareketsiz Kalmayın!
- Ağır Yaşamların Yükü Hafifliyor Mu?
- Gidene Üzülmek Yerine Var Olanı Güçlendirmeliyiz
- “Babalar Dua Gibidir; Artık Görünmez Olsa Da Dokunur Evladına...”
- “Sanat ve Spor, Bağımlılıkla Mücadelenin Panzehirleridir”
- Gençlerde Davranışsal Bağımlılıklar Artıyor
- “Aile Bağları Ne Kadar Sağlamsa, Bağımlılık Riski O Kadar Azalır”
- "Özgürlük ve Sorumluluk Birbirini Tamamlar"
- Anne-Babalar Dikkat! Uzun Süreli Ekran Maruziyeti Nelere Yol Açıyor?
- Yeşilay Gençlerin, Gençler Yeşilay’ın Yanında!
- Geleceğin Olimpiyat Şampiyonları TOHM’da Yetişiyor
- “Bağımlı Kişi, İnterneti Bir Kaçış Yöntemi Olarak Kullanıyor”
- Anne Babaya Güvenli Bağlanma Bağımlılıktan Korur
- “Öz Saygısı Düşük Bireylerde Bağımlılık Riski Daha Fazladır”
- Pandemi Sürecinde Kaygı Bozukluğu Arttı
- Sosyal Kaygı İnternet Bağımlılığını Tetikliyor
- Buz Hokeyi Sayesinde “Tek Yürek” Oldular: Bağımlılıktan Kurtuldular
- Dijital Çağın Hastalığı: Yeni Nesil Bağımlılıklar
- Yasa Dışı Kumar ve Bahisle Hukuksal Mücadele
- Sevgi ve İlgi Bağımlılıklardan Korur
- “Bağımlılık Tüm Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır”
- “Dijitalleşme Aile İçi İlişkilerin Kalitesini Düşürüyor”
- “Pandemiden Ders Çıkararak Geleceğimizi Kurtarabiliriz”
- “Kampanyalar Sigara Endüstrisinin Gerçek Yüzünü Gösteriyor”
- "Tütün Fiyatları ve Vergiler Düşürülmemelidir"
- “Elektronik Sigara Kullanmak, Marka Değiştirerek Sigara Kullanımına Devam Etmek Gibidir”
- “Sigarayı Bırakmak Kanser Riskini Azaltır”
- Pandemide Sigara İçme Oranları Düştü
- "Çocuğunuzun ‘Hayır’ Deme Becerisini Geliştirin"
- Madde Bağımlılığı COVID-19'u Tetikliyor
- "Bağımlılık Tedavisi Ertelenmemeli, Güçlendirilmeli"
- “Madde Bağımlılığının Gerçek Tedavisi Rehabilitasyondur”
- Zehir Tacirlerinin Pandemi Fırsatçılığı
- Her İki Madde Bağımlısından Biri Depresyonda
- "Online Terapi, Kişileri Madde Kullanımından Uzak Tuttu"
- “Gençlik İnsan Hayatının En Zor Dönemidir”
- Doğru Rol Model Olmak Önemli
- “Spor ve Sanat Tedavi Edicidir”
- Mutluluk Ailede Başlar
- “Depresyon, Gündelik Bir Keyifsizlik Hali Değildir”
- Beslenme Anlayışı Ailede Şekilleniyor
- “Organik Beslenmeye Mucizevi Bir Anlam Yüklenilmemeli”
- Bir Tür Yeme Bozukluğu: Ortoreksiya Nervoza
- Tarladan Sofraya Uzanan Bir Zincir: Gıda Güvenliği
- “Tarımsal Üretimi Tüketici Davranışları Belirleyecek”
- Ekolojik Yaşam Arayışları
- “Çocuklarımızı Korumakla Yükümlüyüz”
- Oyun Bağımlılığı Nelere Yol Açıyor?
- Oyun Bağımlılığı Yetişkinleri de Buluyor
- "Ticari Kaygılar Çocukları Korumanın Önüne Geçiyor"
- "Yasak Koyarak Çocuğunuzu Bağımlılıktan Koruyamazsınız"
- Oyun Bağımlılığının Karanlık Yüzü
- Davranışsal Bağımlılıklara YEDAM Desteği
- Bütün Aile Toplanalım, Ekranları Unutalım
- "Eğitimin Sürekliliği Sağlanmalı"
- “Çocuklarınıza Onları Önemsediğinizi Hissettirin”
- Bu Sefer Ziller Ebeveynler İçin Mi Çalıyor?
- Okul Fobisi Sizi Korkutmasın!
- Okula Yeni Başlayanların Pandemiyle İmtihanı
- Okullar Sağlık Tedbirleri İle Açılıyor
- Yeşilay Eğitim Faaliyetleri Hız Kesmiyor
- Gençlerde Alkol Bağımlılığında Önemli Bir Basamak: Sosyal İçicilik
- Alkol Bağımlılığı Nedir, Nasıl Başlar, Nasıl Tedavi Edilir?
- Nöroloji Alkolün Güvenli Sınırı Yok Diyor!
- Pandemi Bağımlılıkları Tetikledi
- Alkol Vücuda Neler Yapar?
- “İyiliğin Kanatlarına Tutunmaya Her Zamankinden Çok İhtiyacımız Var”
- Pandemi Günlerinde Dayanışmanın Çarpan Etkisi: Vefa Sosyal Destek Grubu
- Türkiye’de Afet Yönetimi ve Gönüllülük
- "İnsan"ın En Zor Anında 152 Yıldır Hep O Var: Türk Kızılay
- Bağımlılığa Karşı "Gönüllü" Mücadelenin Adı; Yeşilay
- Bir Ömür Boyu Yeşilaylı Olanlar…
- Gönüllü Olmak Hem Sizi Hem De Dünyayı Değiştirir
- Vakıf ve Gönüllülük Üzerine
- "Teknoloji Kullanımı Stresi Artırıyor"
- Pandemi Günlerinde "Teknoloji" Dost Mu, Düşman Mı?
- Koronavirüs Dijital Bağımlığı Tetikledi
- "Evden Çalışma Modeli B Planı Olarak Elimizde"
- 10 Soruda Koronavirüs Sonrası Küresel Sistem
- "Şişenini Dibi"nden Görünenler
- İpler Senin Elinde Alkole Hayır De!
- Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: "Sigarayı Bugün Bıraksanız Yarın Covid-19 Riskiniz Azalır"
- Diyetisyen Derya Zünbülcan: "Esas Risk, Yanlış Beslenme"
- "Koronafobi" Virüsten Daha Hızlı Yayılıyor
- Hayat da Eğitim de Eve Sığar
- Korona Günlerinde Ev Hayatı
- Sağlıklı Yaşam İçin Sporla “Evde Kal”
- Doğal Dezenfeksiyon Aracı: Güneş
- El Hijyeni Virüsten Korur
- Evde Düzen İçin İpuçları
- Bahane Yok! Oyun Vakti
- Asıl Soru Şu; Bağışıklık Sistemimizi Nasıl Koruruz?
- "Dengeli Beslenme Sizi Mutlu Eder"
- Daha İyi Bir Yaşam İçin Sadeleşin
- Doğal Yaşamda Sürdürülebilirlik Önemli
- Aşılama Yalnızca Kişiyi Değil Toplumu da Koruyor
- Bitkilerin İyileştirme Gücü Hakkında Her Şey
- Gençlikve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu: "E-sporun en büyük riski, dijital bağımlılıktır"
- DSÖ’nün Gündeminde E-spor ve Oyun Bağımlılığı Var
- E-Spor Obeziteye Neden Oluyor
- Dijital Oyun Nasıl E-spor Oldu?
- Prof. Dr. Tolga Arıcak: E-Spor Bağımlılık Riskini Artıracak
- Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk: Dijital oyunların e-spor olarak anılmasına itirazımız var
- Amaçları Daha Fazla İnsanı Bağımlı Yapmak
- Elektronik Sigara ile Yasal Mücadele
- Elektronik Sigara Can Almaya Devam Ediyor Can Almaya Devam Ediyor
- Elektronik Sigara da Sigara Kadar Zararlı
- Doç. Dr. Toker Ergüder: Elektronik Sigara, En Az Sigara Kadar Bağımlılık Yapıyor
- İlaç, Şifa Mı Bağımlılık Mı?
- İlaç Bağımlılığı Tedavisi Kişiye Özeldir
- Reçetesiz ve Kontrolsüz Steroid Kullanımı Sağlığı Doğrudan Tehdit Ediyor
- İlaç Suiistimali Küresel Bir Halk Sağlığı Sorunu
- Opioid Grubu İlaçların Kötüye Kullanımında Artış Var
- İlaçların Kötüye Kullanımı Toplumsal Refahı Tehdit Ediyor
Danışanlıktan Koçluğa Bir Başarı Hikâyesi
Bağımlılıklarla mücadelede bir asrı aşan bir tecrübeye sahip olan Yeşilay, 81 ilde eş zamanlı olarak “Bağımsızlık Seferberliği” başlattı ve bu seferberliği 26 Kasım Salı günü Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşen lansmanla kamuoyuyla paylaştı. Yepyeni bir döneme adım atılan “Bağımsızlık Seferberliği” lansmanının en etkileyici bölümlerinden biri bağımlılıktan kurtularak Yeşilay Danışmanlık Merkezlerinde iyileştirme koçu olarak görev yapan eski YEDAM danışanı Buket Coşkun’un bağımlılıktan kurtulma öyküsünü anlatması oldu. Eski bir YEDAM danışanı bugün ise bir YEDAM çalışanı olan Buket Coşkun’un herkese ilham olacak öyküsünü kendi kaleminden sizlerle paylaşmak istedik.
Ben Buket, 1963 doğumluyum ve alkol bağımlısıyım. Sekiz yıldır hiç alkol kullanmadım. Bu nedenle artık bana, “ayık bağımlı” deniliyor. Ayık ama hâlâ bağımlı. Çünkü bağımlılık kronik bir hastalık. Tam da buradan başlamak istiyorum. Bağımlılığın bir hastalık olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Toplumun önemli sorunlarından biri olan bağımlılık aslında, utanılan, saklanan, üstü örtülen tabularımızdan biri. Oysa üzerinde daha çok konuşarak, hem hâlihazırda hasta olan bizlere, hem de gelecek nesillere iyilik yapabiliriz. Bağımlılık hastalığını görünür kılmak, inkâr etmek yerine kabullenmek için daha çok konuşabiliriz; utanmadan, saklamadan, korkmadan... Ben artık utanmıyorum. Ben artık bağımlılığın bir beyin hastalığı olduğunu biliyorum. Şeker hastası olmaktan utanılıyor mu? Tansiyon hastaları, kronik astım hastaları kendilerine teklif edilen zararlı olabilecek şeyleri reddedebiliyor. İşte ben de sekiz yıldır bunu yapıyorum. “Bağımlıyım ben, almayayım” diyebiliyorum. Bu o kadar kolay olmadı tabii. Ama oldu, olabiliyor. “Nasıl oldu, neler yaşadım, bağımlı olduğumu ne zaman fark ettim, nasıl kabullendim, ayık kalmayı nasıl sürdürüyorum, hiç mi canım istemiyor?” sorularının cevaplarını vermek saatlerimizi alır. Bu nedenle, en çok önemsediğim konuların altını çizeceğim.
Bağımlıların Gözü Hep Şişededir
Bağımlılık bir sebep değil, sonuçtur. Kimse bağımlı olacağını bilmez, istemez, göze almaz. Birçok şey oldu, sonuç olarak bağımlı olduk. Kültegin Öger hocamız, “Bağımlılık buzdağının görünen küçücük bir kısmıdır” diyor. Ben, haddim olmadığı için buralara hiç girmeyeceğim tabii. Hayatımızı sürdüremez hâle gelene kadar da hiçbirimiz bağımlı olduğumuzu fark etmedik zaten. Bağımlılık yapan maddelerle ilgili olarak yaşanan uluslararası çıkar çatışmalarına da girmeyeceğim. Ömrümüzün kaç yılını bağımlı olarak yaşadık ve bunu fark edemedik. Fark ettiğimizde de ne yapacağımızı bilemedik belki. Çevremize, ailemize kulak asmadık, asamadık. Bağımlılığın pençesindeyken bu çok zor. Haz veren madde damarlarımızda gezinirken doğru düşünebilmemiz, doğru kararlar alabilmemiz imkânsız gibi. Ben şanslıydım. Kızım hekim. Bana, “Anne ya benimle AMATEM’e geliyorsun ya da seni terk ediyorum” dedi. Çok acıklı değil mi? Doğur, bak, büyüt, hekim olsun ve seni tehdit etsin. O günlerde çok gücüme gitmişti. Kalbim kırılmıştı ama ona bağımlı olmadığımı ispatlamak için teklifini kabul etmiştim. O kadar emindim ki hekimlerin benim bağımlı olmadığımı söyleyeceklerinden. Sonuçta, istesem aylarca hatta yıllarca içmeyebiliyordum. Benim tek sorunum, içince duramamaktı. Sonradan öğrendim ki bağımlılık; içinde birçok içme modelini, birçok maddeyi, davranışı kapsayan koca bir şemsiyeymiş. Her gece sadece tek duble içen de, ayda yılda bir içip geceyi nasıl bitirdiğini hatırlamayan da, bu şemsiyenin altında ıslanabilirmiş. Peki, sosyal içici ile bağımlıyı ayıran kıstas ne o zaman? Benim anladığım; periyodik olmayacak, yani o gece, o kadehi içmesen dünyan alt üst olmayacak, içerken durabileceksin. Bütün sosyal içicilere, ikinci kadehi ancak zorla içirirsiniz oysa bağımlıların gözü hep şişededir. Ne kadar kaldı, bitecek mi, daha geç olmadan yenisini tedarik edelim mi?.. Sosyal içiciler masayı ilk terk edenlerdir, bağımlılar ise sandalyelerin ters çevrilmesine, ışıkların sönmesine kadar mekânı terk etmez ve eve dönüşte de mutlaka açık bir tekel bayinin peşine düşerler. Hatta bağımlılar 7/24 açık tekelleri mutlaka bilirler. Ben bilirdim mesela. Hiçbir sosyal içici, kucağında içki şişesiyle araba kullanmaz. Üstelik hiçbir sosyal içici, bu kadar sarhoş olup üzerinden daha bir hafta geçmeden, yine gecesini hatırlamadığı bir sabaha uyanmaz. Şöyle derdim kendi kendime: Biri bana dese ki, “Dün gece sen bir adam öldürdün.” O koca boşlukta yaşanan olayı açıklayacak bir tek delil bile bulamam. Bu, öyle korkunç bir gerçekti ki, uzun süre içmeme engel olurdu ama o süre de biter ve ağzımı değdirdiğim anda yine bayılana kadar içerdim. Sanki içimde bütün korkularımdan daha güçlü bir duygu vardı ve beni yine yeniden içmeye götürürdü. İşte bütün korkularımdan daha büyük bu gücün adıydı bağımlılık ve ben bütün bunları göremeyecek, idrak edemeyecek kadar bağımlıydım, bağımlılık hastalığının pençesindeydim.
Görerek Öğrenmek ve Normalleştirmek En Tehlikelisi
“Bağımlılık nedir?” diye arama motoruna yazdığınızda, karşınıza birçok tanım çıkacaktır. Bendeki tanımı, “durduramamak, duramamak, bağımlılığa sebep olan o şeyden vazgeçememek, kendini kandırmak, reddetmek, gizlice içmek, sebep bulmak, kendine acımak, başkalarını suçlamak” gibi bağımlıların çok sık tutunduğu şeyler. Düşünüyorum da, sosyal içici olarak kalmayı becerebilir miydim acaba? Hayır! Ben beceremezdim çünkü benim genetik yatkınlığım da var. Her iki dedem ve ailemdeki birçok büyüklerim alkol yüzünden ölmüş. Kesin bir dil ile söylenmiyor ancak genetik geçişin olması mümkünmüş. En kötüsü, görerek öğrenmek demişti AMATEM’de bir hocam. Görerek öğrenmek ve normalleştirmek en tehlikeli olandır. Benim doğup büyüdüğüm evde içki içmek çok normal bir şeydi. Her şey bir sebep olabilirdi, doğum günleri, bayramlar, tatiller, cuma akşamları, evlilik yıldönümleri, yılbaşları, piknikler, yaz tatilleri, hafta sonları, gidilen misafirlikler, gelen misafirler… Tuhaf olan içmemekti. İçkiyle ilk tanışıklığımı düşündüm geçenlerde. Dedem oturuyor masada, ben de tam karşısındayım. Önümde küçük kristal bir çay bardağı. İçinde dedemin içtiği o çok bordo, çok mayhoş, acı değil ama buruşuk tatlı şey var. “Kan yapar” diyor dedem. “O kadarcıktan bir şey olmaz” diyor. Öyle seviyorum ki dedemi, o olmak istiyorum. Dedem 56 yaşında alkol tedavisi görürken vefat etti. Bana katabileceklerini veremeden öldüğü için kırgınım ona. Acaba, dedem tedavi kararında geç kalmasaydı, ayık bir bağımlı olsaydı, ben bambaşka bir insan olabilir miydim? Dedem döngüyü kıramadı ama ben bu döngüyü kırmakta kararlıyım. Torunlarım arkamdan, “Anneannemiz alkol bağımlısıydı, bağımlılıkla savaştı, ömrünün geri kalanında o büyük ve güçlü isteği hiç unutmadan, ona karşı hep tedbirli olarak yaşadı” diyecekler.
Ömür Boyu Sürecek Bir Perhiz
Ne yazık ki, bağımlılık sadece durdurulabilen bir hastalık. Literatürlerde bağımlılık, kronik bir hastalık olarak tanımlanıyor. Yani asla ve asla tamamen iyileşemiyorsunuz. Siz hiç “Ben eskiden şeker hastasıydım, şimdi iyileştim” diyen birini duydunuz mu? İşte tam da böyle, “Eskiden bağımlıydım, şimdi kurtuldum” diye bir şey de yok. Biliyorum çok kötü bir his. “Bir daha hiç iyileşmeyecek miyiz, tedavi olup iki kadeh bir şey içemeyecek miyiz?” sorusunun cevabı evet. Bir daha hiç, iki kadeh değil bir yudum bile içmeyeceğiz. Ömür boyu sürecek bir perhize gireceğiz, tıpkı şeker hastaları gibi. Onlar da aslında hiç iyileşmezler, ilaçlarını içerler ve perhiz yaparlar. Onlardan farklı bir tarafımız var, biz ömür boyu ilaç içmek zorunda değiliz. Sadece perhiz, yani bir yudum bile içmeme kararlılığına sahip olmalıyız. Yani, çeldiriciler ve tetikleyicilerden uzak durmak en etkili önlemlerdendir diyebiliriz. Herkesin öyküsü farklıdır ve kendisine özgüdür. Örneğin, ben görerek öğrenmişim, özenmişim, genetik yatkınlığım varmış. Evine hiç alkol girmemiş, alkolle tanışmamış insanlar tanıdım. Bağımlılık hastalığı; din, dil, ırk, cinsiyet, yaş, meslek, eğitim, sosyal çevre, aile, coğrafya ayırt etmeden herkesin başına gelebilecek bir hastalıktır. Alkol ve madde kullanan herkes bağımlı olabilir. Herkesin bağımlı olma potansiyeline rağmen, bazı durumlarda bağımlılık daha kolay gelişmektedir. Bu durumların bilinmesi kendimizi, yakınlarımızı, çocuklarımızı korumak açısından çok önemlidir. Riskli durumları bilmek, bu konuda koruyucu önlemler almak, hem ailenin hem devletin önemli bir sorumluluğudur. Madde olmasa madde bağımlılığı olur mu? Bağımlılık geliştirmeye daha yakın durumlar vardır. Travma sonrası stres bozukluğu, kişilik bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite, depresyon gibi psikiyatrik bir sorun varsa bağımlılık geliştirme riski daha fazladır. Saldırgan olan çocuklar, kendini kontrol etmekte zorlananlar ve zor mizaçlı kişilikler için bağımlılık riski daha yüksektir. Sosyal çevre, özellikle akran baskısı, aile içi şiddet, aile gözetimi ve ilgi görmeyen çocuklar risk altındadır. Genetik yatkınlık, yani ailede bağımlılık öyküsü var ise bağımlılık gelişme riski fazladır. Bir kişinin herhangi bir maddeye ya da alkole ne kadar sürede bağımlı olacağını belirleyen birçok unsur vardır. Kullanılan maddenin türü, saflığı, kullanım miktarı, kullanım şekli, kullanım sıklığı bunlardan bazılarıdır. Kişi ne kadar erken yaşta maddeye başlarsa, bağımlı olmaya o kadar yakın hâle gelir. AMATEM’de geçirdiğim yıllar boyunca, beni en çok şaşırtan şeylerden biri de, madde bağımlılığı ve alkol bağımlılığı için tedavi gören hastaların yaşlarıydı. Madde bağımlılığı hastalarının çoğu 25 yaş altı, alkol bağımlılarının çoğu ise 50 yaş üstüydü. Maddenin kolay ulaşılabilirliği de riski artıran etmenlerdendir. Burada, sosyoekonomik durumu düşük semtler, arka sokaklarda bulunan konutların olduğu yerler risk oluşturmaktadır. Madde ya da alkol ile tanışma yaşı da bağımlılık gelişiminde bir risktir. Kişi, alkol ve madde ile ne kadar erken yaşta tanışırsa, bağımlı olmaya o kadar yatkın hâle gelir. Benim şarapla tanıştığımda altı yaşımdaydım. Maddenin kullanım yolları, beyne ulaşma sürelerini etkilediği için bağımlı olma süreleri de etkilenir. Örneğin, sigara şeklinde sarma yapmak veya damar yolu ile madde kullanmak arasındaki beyne ulaşma hızı farkı, bağımlılığın gelişmesinde önemli rol oynar.
YEDAM ile Tanıştığım Güne Şükürler Olsun
Karakter özellikleri de, bir kişinin bağımlılık geliştirme riskinde önemli rol oynar. Örneğin, risk almaya yatkın bir kişilikte olmak, stres ve dürtüsellik riskli durumlardır. İnsan beyni, haz almaya meyillidir. Acıdan kaçar, haz peşinde koşar. Keyif almak isteyen beynimizde bir de “Dur yeter artık!” diyen bir mekanizma var. Bu mekanizma; bazılarımızda doğuştan bozuk, bazılarımızda gevşek ve şanslı olan bazılarımızda ise kale gibi serttir. Bizim dur mekanizmamız bozulmuş durumda, bu nedenle de hastayız. İyileşemeyen bir bozukluk bu. Bir kez bozuldu mu, bir daha düzelmiyor. En azından, yüzyıllardır bilim adamları bu soruna çözüm bulamamışlar. İşin en tehlikeli yanı beyin, aradan kaç yıl geçerse geçsin, bıraktığı günlerdeki içtiği miktarı unutmuyor. Tekrar kullanmaya başladığınızda, birkaç gün içinde bıraktığınız gündeki miktara kadar içiyor ve alkol komasına girebiliyorsunuz. Ben hep alkolden bahsediyorum ama bu durum, bütün haz veren maddeler için aslında aynı. Hatta madde kullanımında, durum çok daha riskli olabiliyor. Vücudun unuttuğu madde miktarını beyin unutamadığından, alkol bağımlılığında ya da yoksunluğunda, aşırı dozdan ölümler gerçekleşebiliyor. Ben öyle bir hâle gelmiştim ki, ölümden de korkmuyordum. Uyandığım pişmanlık dolu sabahlardan, ertesi gün çok hasta hissetmekten, mutsuz olduğum için içmekten, içtiğim için mutsuz olmaktan çok yorulmuştum. Bu süreçte ölseydim, ki nasıl ölmedim, hayretler içindeyim; nasıl bir öykü bırakacaktım arkamda… Kızıma, torunlarıma, nasıl bir hüzün ve kırılamamış bir döngü bırakacaktım. Şu an mutluyum, mutlu ve ayığım. Bir bağımlı böyle yaşar; anı yaşayarak, bağımlı olduğunu hiç unutmayıp ayıklığını kutlayarak. Bir dakika sonrası bile tehlikelidir. Çünkü bağımlılık bir telefon kadar yakın, iki sokak kadar ulaşılır bir yerde pusu kurmuş bizi bekler. Bu nedenle, YEDAM ile tanıştığım güne şükürler olsun.
Bağımlılık Hastalığımdan Kariyer
Bundan dört sene önce keşfettim YEDAM’ı. İki yıl boyunca danışanı oldum. Son iki yıldır da çalışanıyım. Artık YEDAM’da iyileşme koçu olarak çalışıyorum. İyileşmek için başvuran danışanlara, yaşadığım tecrübeler ile örnek oluyor, sorularına cevap veriyor, kurtulmanın mümkün olduğuna dair kanlı canlı bir model oluyorum. YEDAM, benim için yeni bir yaşam demek. AMATEM tıbbi destek verirken, psikososyal destek kısmı YEDAM sayesinde kazanılmakta. YEDAM'ın her bağımlı için bireysel bir uygulama planı var. Bu, kendinizi özel hissetmenizi sağlıyor. Belki de bağımlı hayatında ilk kez önemsendiğini hissediyor. En az haftada bir kez, birebir psikoterapi ve sosyal hizmet desteği sağlanıyor. Randevu takibi, hatırlatma, aile bilgilendirme ve ruhsal destek veriliyor. Grup terapileri ve eğitimlere katılım, katılım sertifikaları, sosyal beceri kazanma, tiyatro kursları, resim, çini, seramik atölyeleri tekrar yaşam sevinci kazanmama neden oldu. Bağımlılık hastalığımdan bir kariyer yapmama, iyileşmek isteyen ve acı çeken bağımlılara dokunabilmeme, fayda sağlamama neden olan, hâlâ psikoterapi süreçlerime destek olup benim iyileşme sürecimin de içinde olup çok önemseyen YEDAM ve Yeşilay kurucularına, çalışanlarına müteşekkirim. Dünyada eşi benzeri olmayan YEDAM’dan bütün bağımlılarımızın ve bağımlı adaylarımızın fayda sağlaması hepimizin sorumluluğu. Yüce devletimizin de desteği ile süregelen hizmetlerimiz tamamen ücretsiz.
Herkes Taşın Altına Elini Koyacak
Bağımsızlık Seferberliği Projesi ile Yeşilay her evdeki bağımlıya ulaşmayı hedefliyor. YEDAM da ulaşılan her bağımlıyı tedavi olmaya heveslendirmeyi, tedavi sürecine eşlik etmeyi amaçlıyor. Hedef, T.C. İçişleri Bakanlığı ile kol kola, güven vererek ve şefkat ile her sokağa, her okula, her aileye ulaşmak. Tüm Türkiye’de ve her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ile birlikte çalışarak, yardıma muhtaç acı çeken bağımlılara ulaşıp, onları tedavi sisteminin içinde tutmaya çalışmanın bu projenin en büyük hedefi olduğunu düşünüyorum. YEDAM’ın 115 noktada danışma merkezi var. Bu merkezlerde psikologlar, sosyal hizmet uzmanları, halkla ilişkiler uzmanları, iyileşme koçları ve danışmanlar çalışmakta. Merkezimizin olmadığı yerlere, kasabalara, köylere çevrim içi görüşme ile hizmet veriyoruz. İyileşme koçu ve danışmanları sayımız toplam 10 kişi. Yüz yüze ve çevrim içi görüşmelerle birçok danışana ulaşıyoruz. Bu seferberlik projesiyle, bağımlılık hastalığını daha da görünür kılmak hedefleniyor. Toplumda yerleşmiş tabuları yıkarak, her bağımlıyı tedavi sisteminin içine almak, ailelerini bilgilendirmek, hastalığın ömür boyu destek gerektirdiği öğretilmek isteniyor. Bu projede, öncelikle bu dertten kurtulmayı başarmış biz eski kullanıcılar ve herkes taşın altına elini koyacaktır. Bu proje sayesinde, bağımlılığın bir seçim değil sonuç olduğunu, bağımlılığın bir beyin hastalığı olduğunu ve sosyal, fiziksel, psikolojik ve kültürel uzantıları olduğunu anlatabilmek istiyoruz.