Yeşilay Dergisi-Ocak-948.Sayı-Sosyal Paylaşım-Sosyal Medya - page 17

osyal medya, zamanımızın en dikkat çeki-
ci olgularından birisi haline geldi. Artık her-
kesin her türlü bilgiye eriştiği söyleminden
daha fazlasına sahibiz. Herkes herkese her
an erişebiliyor. Gizliliğin ve özel hayatın iyi-
den iyiye örselendiği yeni bir dünya bura-
sı. Kendine ait bir hayat tarzı ve yine kendi-
ne ait değerleri var. Geleneksel hayatın alışı-
lagelmiş kalıpları arasında şekillenmiş bü-
tün algılarımız yeni dünyanın sınır ve so-
rumluluk tanımayan düzeni içerisinde baş-
kalaşıyor. İki dünya arasında sıkışmış biz-
ler, gelgitler yaşıyoruz. Doğrusu, şimdilik il-
ginç diye nitelendirebileceğimiz bir süreç-
ten geçiyoruz. İyi ya da kötü demekten sar-
fınazar ederek ilginç kelimesini kullanma-
mız boşuna değil. Çünkü tecrübe edip geri-
de bıraktığımız bir olgudan bahsetmiyoruz.
Sosyal paylaşımlar dünyası, daha evvel bin
bir zorlukla aştığımız bir dağın bağrını delip
geçen bir tünel gibi…Tünelin içinde, eskiye
kıyasla mani olamadığımız bir hayranlık-
la seyr ediyor, ama diğer taraftan da tünelin
sonunda hala ışığı görememiş olmanın ver-
diği üstü kapalı bir telaş ile endişeleniyoruz.
Şüphesiz insanların birbirlerini zenginleşti-
ren, çoğaltan ya da artıran bir sosyallik dü-
zeyine erişmeleri her zaman arzu edilir bir
şeydir. Ancak bilişim teknolojilerinin şekil-
lendirdiği yeni dünyanın sosyalliği ile ge-
leneksel anlamda sosyallik aynı şey midir,
bunu tekrar düşünmek gerekiyor. Sanal sos-
yallikten beklenen, insanları gerçek ortam-
lara taşıyarak zenginleştirmesidir. Nitekim
bu imkânın ölçülü ya da bilinçli kullanımı-
nın böyle bir faydasının olduğu kolayca göz-
lenebilir. Hâlbuki sanal sosyallik, sosyallik-
ten murat ne ise onu gereksizleştiren bir eksi
değere tekabül ediyor; sosyal paylaşımlar
dünyasının irtibatları; buluşma, konuşma ve
iletişim ortamı ile kazanılan bir artı değer
üretmek bir yana mevcut sosyallikleri tah-
rip edici bir işlevle ortaya çıkıyor. Sanal sos-
yallik, gerçek sosyalliğe taşıyıcı bir tamam-
layıcılıktan daha ziyade, sosyalliği ikame-
ye talip çünkü... Gerçek insan ilişkilerinin
gerektirdiği zahmet ve gayretin yerini sa-
nal paylaşımlarla ortaya çıkan sözde sosyal-
liğin rahat ve zahmetsizliği alıyorsa bu, sos-
yalliğin zenginleşmesinden daha çok asos-
yal bir yeni sosyallik anlamına gelir. Bu yeni
sosyalliğin gerçek sosyalliği azaltıp bitirece-
ğini düşünebilir miyiz? Keşke öyle olsaydı…
Sanal sosyallik sosyalliği bitirmiyor, çürütü-
yor. Çürüme sosyal dokunun çürümesi de-
mek. Bunun en göz açıcı örneklerinden biri-
si, sosyal paylaşımların mahremiyet kavra-
mında meydana getirdiği değişimde gözle-
nebilinir. Türk Dil Kurumu sözlüğü, mahre-
miyete gizlilik anlamı veriyor. Bir kelimenin
anlamının sadece bir tek kelime ile karşıla-
namayacağına en güzel örneklerinden birisi
DR.MEHMET LÜTFI ARSLAN
Genç dergi/Editör
SOSYAL MAHREMIYET:
MAHREMIYETE
MAHREM KALMAK
S
15
1...,7,8,9,10,11,12,13,14,15,16 18,19,20,21,22,23,24,25,26,27,...76
Powered by FlippingBook