Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, ..
Sepetçiler Kasrı
Sepetçiler Kasrı
Günümüzde Yeşilay Genel Merkezi olarak kullanılan Sepetçiler Kasrı, 1643'te Sultan İbrahim tarafından Bizans döneminden kalma surların üzerine inşa ettirilmiştir. Topkapı Sarayı'nın dış bahçesinde ve kıyı alanlarında yer alan yapılardan bugüne kadar gelebilen sadece Sepetçiler Kasrı'dır. İnşaatında kullanılan kırmızı mermerler Darıca ve Rusçuk'tan, çinileri İznik'ten, demir aksam ve çiviler de Samakoy ve Selanik'ten getirilmiştir.
Kasrın kapı kemeri üzerindeki kitabede yer alan bilgiye göre, yapıldığı dönemde Topkapı Sarayı sınırları içinde kalan Kasır, Sultan I. Mahmut (1730–1754) döneminde 1739'da yenilenmiştir. Bunun ardından XIX. yüzyıl ortalarında da yeni bir onarım yapılmıştır. Bu onarımlar yapının mimari üslubunu değiştirmemiştir ancak Kırım Savaşı sırasında çekilen bir fotoğrafta Sepetçiler Kasrı'nın bir kışlaya benzetildiği görülmektedir.
Sepetçiler ismi nereden geliyor?
Osmanlı döneminde yapılmış köşklerin en görkemlilerinden biri olan Sepetçiler Kasrı ile ilgili çeşitli söylentiler bulunmaktadır. Bunlardan birine göre, Edirne Sarayı'nda yükseltilmiş fevkani yapılara Sepetçi veya Sultani ismi verildiğinden dolayı bu kasra da Sepetçi denilmiştir. Bir başka söylentiye göre de Sultan İbrahim Kasrın arkasında bulunan hasırcı ve sepetçi esnafını koruduğu, buradaki eski köşkü yeniden yaptırmaya karar verdiği zamanda sepetçi esnafının yardımlarını görmüştür. Kasrın yapımından sonra da kasrın çevresindeki sepetçi esnafı çalışmalarını sürdürmüş ve sepetçilerin burada bulunmasından ötürü de Kasra bu isim verilmiştir.
Saltanat Kayıkları
Sepetçiler Kasrı'nın İstanbul yaşamına ilişkin bir diğer önemi ise saraya ait kayıkların bulunduğu yerde olmasıdır. Demiryolu, Topkapı Sarayı ile bağlantısını kesmeden önce sultanların kayıkları burada korunmaktaydı.
Yeşilay Genel Merkezi
Cumhuriyet dönemi ilk yıllarında askeri ecza deposu olarak kullanılan Sepetçiler Kasrı, restorasyondan önce tümüyle kendi haline terk edilmiş, güvensiz bir alan haline gelmiştir. 1955 yılında sahil yolunun açılışı sırasında istimlâk edilme konumuna gelmişse de tarihi özelliğinden ötürü bundan vazgeçilmiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1980 yılında yapılan restorasyonlardan sonra Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nün Uluslararası Basın Merkezi olarak kullanılmıştır. Eminönü Hizmet Vakfı 1998 yılında kasrı restore etmiştir. Basın Merkezi kullanımının ardından restoran gibi farklı alanlarda hizmet veren Sepetçiler Kasrı, 2011 yılı Haziran ayına kadar Avrupa Kültür Başkenti Proje Ofisi olarak kullanılmıştır. Bu tarihten itibaren Yeşilay'a tahsis edilen Sepetçiler Kasrı, Yeşilay Genel Merkezi olarak kullanılmaktadır.